Mesajı Okuyun
Old 05-12-2017, 10:06   #9
av__emrah

 
Varsayılan

T.C YARGITAY
18.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 689
Karar: 2016 / 8089
Karar Tarihi: 17.05.2016


Yargıtay KararıMAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

DAVACILAR : ... vd. Vek.Av....

DAVALILAR : 1-... Vek.Av....

2-....



Dava dilekçesinde, kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak.... taşınmaz bedelinin faiz ve masraflarla birlikte tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davacılar vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 17.05.2016 gününde temyiz edenlerden davacı Av.... geldi. Davalı ... adına ve aleyhine temyiz olunan davalı ....adına gelen olmadı. Gelen vekillerin sözlü açıklaması dinlendikten sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I



1-Dava konusu taşınmazın konut alanında kalan kısımları yönünden, değer artışı olacağı kabul edilerek tespit edilen bedelden indirim yapılmış ise de; kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davalarında da uygulanması gereken, 2942 sayılı Kamulaştırma Yasasının 12. maddesinin (c) bendinde "Kamulaştırma dışında kalan kısmın bedelinde kamulaştırma nedeniyle artış meydana geldiği takdirde ise artış miktarı tespit edilerek kamulaştırılan kısmın (a) bendinde belirtilen esaslar dairesinde tayin edilen bedelinden artan değeri çıkarılmasıyla bulunan miktardır. Şu kadar ki, (c) bendi gereğince yapılacak indirme, kamulaştırma bedelinin yüzde ellisinden fazla olamaz. (b) ve (c) bentlerinde sözü edilen bedelin düşüş ve artış miktarları, 11. maddede belirtilen esaslara göre bedel takdiri suretiyle tespit olunur." düzenlemesine yer verilmiş olup, konut alanında kalan 4.801,01 m² lik kısımda %10 değer artışı olacağı belirlenip bu miktar el koyma bedelinden düşüldüğüne, bu husus davacılar tarafından temyiz edilmeyip bozma nedeni de yapılmadığı ve böylece davalı idare lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğuna göre Mahkemece, hesaplanan %10'luk miktarın yukarıda açıklanan düzenlemeye uygun şekilde tespit edilecek miktarın el koyma bedelinden düşülmesi gerekirken denetlemeye elverişli olmayan şekilde indirim yapılmış olması,

....



2-Dairenin bozma ilamında, fen bilirkişisinin 11.10.2012 tarihli krokili raporunda, (A) harfiyle gösterilen 542,62 m², (B2) harfiyle gösterilen 7,66 m²ve (B3) harfiyle gösterilen kısımların tamamından davalı ... Başkanlığının sorumlu olduğu gözetilerek davacı payına düşen bedele hükmedilmesi gerektiği belirtilmiş olup, belirtilen bu alanların toplamı 975,35 m² olduğu gözetilmeksizin, fiilen el atılan bölümlerin toplamını 1.012,28 m² kabul eden ve hesap hatası sonucu davacılar payına düşen bedeli hatalı hesaplayan 30.07.2015 tarihli rapor doğrultusunda hüküm kurulmuş olması,

3-Harcın tamamının aleyhine kabul kararı verilen davalı ... Başkanlığından tahsili gerekirken, kabul-ret oranına göre bir kısmının davacıdan tahsiline karar verilmiş olması

Doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.