Mesajı Okuyun
Old 13-03-2007, 11:35   #4
av.sıla

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
4. Hukuk Dairesi
Esas : 2003/3202
Karar : 2003/4088
Tarih : 03.04.2003
ÖZET : Kural olarak haksız eylemlerde uygulanacak zaman aşımı Borçlar Kanununun 60. maddesine göre bir yıldır. Ancak aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince eylem, ceza kanunu gereğince daha uzun zaman aşımı öngörüyorsa olayda ceza zaman aşımı uygulanır.

(818 sayılı BK. m. 60)
KARAR METNİ :
Davacı Sırrı U. tarafından, davalı Mehmet G. aleyhine 11.6.2002 tarihinde verilen dilekçe ile haksız eylem sonucu kişilik haklarına saldırıdan dolayı manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; zaman aşımı sebebiyle istemin reddine dair verilen 14.10.2002 tarihli kararın Yargıtay'ca tetkiki davacı tarafından süresi içerisinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
Davacı, eşi ile aralarında görülen bir davada eşinin tanığı olarak ifade veren davalının "... davacı bize iyi bir damat olmadı, aslında bizlere hakaret eden ve üzerimize araba süren bir kişidir, davacı 1985´den beri de gelir getirici bir faaliyete bulunmayan bir kişidir." şeklinde açıklamada bulunarak kişilik haklarına saldırıda bulunduğunu belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davalının hakaret ettiğinin ileri sürüldüğü, Türk Ceza Yasasında hakaret suçları için ön görülen zamanaşımının 6 ay olup suç tarihi itibariyle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.
Kural olarak haksız eylemlerde uygulanacak zaman aşımı Borçlar Kanununun 60. maddesine göre bir yıldır. Ancak aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince; eylem, ceza kanunu gereğince daha uzun zaman aşımı öngörüyorsa olayda ceza (uzamış) zaman aşımı uygulanır.
Somut olayda davalıya yöneltilen hakaret suçlaması ile ilgili ceza zaman aşımı beş yıldır. Haksız eylem 7.6.1999 tarihinde başlayıp 27.3.2000 ve 8.9.2000 tarihlerinde de sürdürüldüğüne göre 6.9.2002 günü açılan davanın 5 senelik süre içinde açıldığı benimsenmelidir. Şu durumda, davalının zaman aşımı def´i reddedilerek işin esası hakkında hüküm kurulmak gerekirken davanın zaman aşımı sebebiyle reddedilmiş olması kanuna uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istem halinde geri verilmesine 3.4.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kaynak : Corpus