Mesajı Okuyun
Old 28-02-2011, 21:17   #9
Trf.Bilirkişi EmrahÖztürk

 
Varsayılan

Saygıdeğer dostlar;

Kusura ilişkin durum sigortanın hasarı karşılaması konusu ile direkt olarak bağdaşmaktadır.Zaten bağdaşmasa sigorta hasarı karşılamaktan imtina etmez.

Kazayı yapan şahıs aracı üzerine alsın yada almasın,aracı çalsın yada çalmasın,araç banka tahditli olsun yada olmasın kazada kusur oranı yüksek ise yani kazada asli kusurlu ise sigortanın hasarı karşılaması konusuyla direk olarak alakalıdır.Şahıs ALKOLLÜ OLSA DAHİ;örneğin arabada içerken ve araç park halindeyken arkadan çarpma sonrasında sigorta hasarı karşılamamak konusunda ısrarcı olamayacaktı.Çünkü şahıs alkollü olsada aracı park halindeydi ve diğer araç ona çarptı.Bu örnek olayda araç sürücüsü alkollü olsa dahi haklıdır.Ehliyeti olmasa dahi haklıdır.Trafikte değildir.Ve bu sebepten ne alkol nede ehliyetsizlik işlemi uygulanamaz.Araç hatalı park halindeyse en fazla hatalı parktan dolayı işlem uygulanır.

Konumuzda ise ehliyet almaya zaten hak kazanmış ve evraklarını (sabıka kaydı dahil olan evraklarını) tamamlamış ve bunu trafik şubesine verdiği sırada araç kullanmış,dolayısı ile ehliyeti olmasına rağmen ehliyet kartını yada trafik şubesine verdiği evraklarını gösteremediğindeniehliyeti olmasına rağmen üzerinde bulundurmamaktan ayrıca ceza kesilir.

Fakat konunun genelinde noter devri olmadığından aracın devri yasal olarak olmadığından aracın yasal sahibi yani ruhsatta adı yazılı kişiye ve aracın kullanıcısının sorumluluğundan dolayı,sigorta şirketinin karşı tarafın zararını karşıladıktan sonra üçüncü şahsa ehliyetsiz olarak araç kullanmaktan dolayı değil kazanın oluşumundaki sorumluluğundan dolayı rücu edebilir.Fakat ehliyet konusu buna dahil edilemez.Çünkü şahsın zaten ehliyeti vardır.Fakat üzerinde değildir.Üçüncü şahsa EHLİYETSİZLİK İŞLEMİ UYGULANAMAZ.Bu ehliyetsizlik işlemini ne kolluk nede sigorta şirketi uygulayamaz.Bu uygulama haksız ve hukuksuzdur.Mahkemeden geri döenecek bir işlemdir.