Mesajı Okuyun
Old 19-04-2015, 21:42   #2
Av. İbrahim YİĞİT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan keenlemyekün
Kıymetli meslektaşlarım merhabalar.
Ben hukuk fakültesini bu sene bitirmiş, çiçeği burnunda bir stajyer avukatım.
Ben sizden babamın işvereninin İş kanununa ve SSGSK'ya aykırı uygulamalarına karşı başvurulabilecek hukuki çareler konusunda yardım istiyorum.
Şöyle ki, babam 1 yıl boyunca söz konusu işverenin yanında çalıştı.Ancak daha sonra geçen ay kendisi istifa ederek işyerinden ayrıldı. Biz de, halen yürürlükte olan 1475 s. Kıdem tazminatına ilişkin kanunun 14/5 maddesi gereği 3600 gün sigorta primi ödeme gün sayısını tamamlayan ve 1999 tarihinden önce sigortalılığı başlamış olan sigortalılar son çalıştığı işyerinden kendi istekleriyle ayrılsalar dahi kıdem tazminatına hak kazanacaklarına ilişkin hükme dayanarak kıdem tazminatını almak istedik. Ayrılma esnasında ben de babamın yanındaydım. İbranameyi imzalarken önümüze sunulan metne yukarıda açıkladığım şekilde ifade ederek kıdem tazminatından kaynaklanan hakkım saklı kalmak kaydıyla işvereni ibra ediyorum ihtirazi kaydını düştük. İbranamenin devamında da işverenin kıdem tazminatına ilişkin ödemeyi 10.01.2015 tarihinde yapacağına ilişkin anlaşıldığını belirttik. Ancak işveren şu tarih itibariyle de 10.01.2015'te de bu ödemeyi yapmayacağı, işi yokuşa süreceği izlenimini veriyor.

Ben kanuna dayanan hakkımızı hevesi burnunda genç bir hukukçu olarak kesinlikle almak istiyorum. İşveren X babam da dahil tüm işçilerinin maaşlarını asgari ücretten fazla olmasına rağmen asgari ücret üzerinden gösterip bankaya o şekilde yatırıyor, kalanını da elden veriyor. Bu uygulama hepimizin malumu olduğu gibi SGK'yı aldatmak için ve işveren olarak üzerine düşen prim ödeme yükümlülüğünü alt sınırdan yapmak için gerçekleştiriliyor. Ayrıca işyerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin tam anlamıyla alınmadığına dair şüphelerim mevcut. Ben alo 170i arayarak işverenin SSGSK'ya muhalefet ettiği bu hususları ihbar etmeye düşünüyorum. Bu ihbar sürecinin nasıl gerçekleştiği ve hangi sürede sonuçlandığı konusunda sizlerin tecrübelerinden faydalanmak istiyorum. Ayrıca kıdem tazminatı alacağımızı da ibranameye kayıt düşmemizin bu ibranamenin altında işverenin de imzasının bulunmadığını göz önünde bulundurarak ispat açısından kesin senet niteliği taşıyıp taşımadığı konusunda bilgilenmek istiyorum.

İlgi ve alakanız için şimdiden teşekkür ederim.


İbranamede ihtirazi kayıt bulunması, ibra iradesinin bulunmadığının göstergesidir ve ibranameyi geçersiz kılar. Ayrıca TBK 420 gereği ödeme de olmadığına göre ibraname bu yönden de geçersizdir.

Ücretin asgari ücret gösterilerek bakiyenin elden ödenmesi, sizin gerçek ücret üzerinden talepte bulunmanızı engellemez. Tanık ve emsal ücret araştırması delilleri ile talepte bulunabilirsiniz.

ALO 170 şikayet hattı başvurularının çözüm süresi illere göre bile farklılık gösterebilir. Bildiğiniz üzere sonucunda işverene para cezası uygulanmaktadır ve evrak üzerinden inceleme yapılmaktadır. Yani size maddi bir getirisi olmayacaktır ve yargılamayı da süre yönünden olumlu/olumsuz etkilemeyecektir. Hem şikayet edip hem de dava açmanızı öneririm.