Mesajı Okuyun
Old 23-03-2012, 15:21   #3
Avukat Esma

 
Varsayılan

506 sayılı yasanın 2.maddesi

“Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar.

10/07/1941 tarihli ve 4081 sayılı Çiftçi Mallarının Korunması hakkındaki Kanuna göre çalıştırılan Koruma Bekçileri bu kanuna tabidir.

(Ek fıkra: 29/07/2003 - 4958 S.K./1. md.) Ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular hakkında yalnız iş kazası ile meslek hastalıkları, analık ve hastalık sigorta kolları uygulanır. Ancak bunlar istekleri halinde malullük, yaşlılık ve ölüm sigorta kolları bakımından bu Kanunun 85 inci maddesinde öngörülen şartları taşımaları kaydıyla isteğe bağlı sigortalı olabilirler. Bu şekilde çalıştırılanların işvereni Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İş Yurtları Kurumu, işveren vekilleri ceza infaz kurumları ile tutukevleri iş yurtlarının sorumlu müdür ve amirleridir.

Bu kanunda belirtilen Sosyal Sigorta yardımlarından sigortalılar ile bunların eş ve çocukları ve sigortalıların ölümlerinde bu kanuna göre hak sahibi olan kimseleri yararlanırlar.” ibaresinden yola çıkarak mirasçılarının davayı açması mümkündür.Hak sahipleri (eş,çocuk, ana-baba) tarafından dava açılabilir. Kurumca hiç çalışma görülmüyorsa hak düşürücü süre 5 yıldır. 5 yıllık hak düşürücü süre sigortalının ölüm tarihinden itibaren işlemeye başlar. Davalı açısından da davanın hem işverene hem de SSK'ya açılması gerekir.