Mesajı Okuyun
Old 11-03-2007, 18:16   #101
suskun_juliette

 
Varsayılan

Caddelerde Rüzgar
Aklımda AŞK Var
Gece Yarısında Eski Yağmurlar
Şarkı Söylüyorlar Sessiz Usulca
Özledim Şimdi ÇOK UZAKLARDA..

Deli Dolu Günler
Hayat Güzeldi
Kahkalarıyla
Günler Geçerdi
Ellerim Uzanmaz
DOKUNAMAM Kİ...
ÖZLEDİM ŞİMDİ ÇOK UZAKLARDA...

.........................
Ne de severdim bu şarkıyı..tüm sözlerini öğrendiğim ilk şarkıydı.sesimden dinlensin isterdim.kalabalıktaki sesler tarafından yutulurdu çoğu kez..belki de böylesi güzeldi..tüm sesler kadın ya da erkek birleştikleri tek an...ve tek şarkı...herhangi bir ilkokul sırasının üzerine çıkıp avaz avaz söylenen bir şarkı..hüznü o zamanlar tanımlayamazdık..bilemezdik yavaş yavaş ve acıklı söylenmesi gerektiğini..Özlerdik elbette bir şeyleri..Ama özlediklerimiz daha yakındı o zamanlar..Araya böylesine uzun yıllar ve yollar girmemişti..Bazı şeylere anlam veremezdik.Çocukluğumuza verip güler geçerlerdi..Şimdi de bazı şeylerin anlamı yok ve ben çocuk değilim artık..gülüp geçilmiyor ne yazık ki..bazen her şey aşılabilir görünürdü..bazen ise ufuklar hep sisliydi.geleceğimizi bilemezdik.silgi tozlarıyla tebeşir kırıntılarıyla geçerdi günlerimiz.Gülebilirdik..Akşamları defterlerin kitapların karşısına geçmek çok zor gelirdi.Çizgi film için Tv başına geçerdik..Ve ertesi gün öğretmenin karşısına çıkardık..Çizgi Filmleri sorma gayet iyi bilirdik ama derslere gelince paslanırdı dilimiz.Bahaneleri sıralardık çocuk aklıyla..Ama en geçerli sebep şuydu:ÇOCUKTUK..Zil çaldığında kimi zaman derin bir nefes alırdık dağılırdık bahçelere ve koşardık..yorulmak o zamanlar epey uzaktı..Sözlüye çekildiğimizdeki o kalp çarpıntısı ve sınavlardaki endişeyle o yüz ifadesi de yapıştı kaldı o eski tahta sıralarda..şimdiyse her şeye uzaktan bakar olduk..Tek tek aklar düştü öğretmenlerin saçlarına..elleri titrer oldu..ve susmayı sever oldular..artık yorulmuştular...şimdi çocukluğumu kapısında bıraktığım okuluma uzaktan bakabiliyorum..ve yerime yeni çocuklar gelmiş ve ne mutlu hayatı bilmeden gülebiliyorlar..yıllar geçtikçe eksilecek yüzlerinden gülücükler..ciddiyeti giydirecekler artık..mavi önlükteki beyaz tebeşir tozu önlüklerle birlikte kaldırıldı sandıklara...giyilmemiş yeni acılar kondu raflara..bilmezdik...büyümek isterdik..aşkı da ayrılığı da bilmezdik..cuma günlerini çok severdik.hafta sonu tatilini tanımlamaya cümleler yetmezdi.o derece anlamlıydı.Hep bir ağızdan konuşurduk eskiden..susturulmaya çalışırlardı..ve şimdi sustuk...sınav kağıtlarına adımızı karalar bırakırdık.her şey ne kadar saftı..kalbimize nefret uğramamıştı..Annemin hazırladığı salça ekmeği çarçabuk yer ve koşardım okula..düşerdim dizim yaralanırdı..yırtılırdı binbir tasarrufla alınan o çoraplar..ayakkabının ucu hep kıvrıktı.isyan eder gibiydi sanki..şimdi her şey yeni ama ben eskidim..Dizlerimdeki yaralar geçti..sökükler de dikilebilirdi..ama benim ruhumdaki izler bir türlü geçmedi ve hep sökülmüş biçimde kaldı bazı anılar.Unutturdular..sevdiğim şarkılar vardı,çocuk sesiyle söylenince belki de o kadar ağlatmazdı..Evlilik evcilik oyunlarındaki kadar kolaydı gözümüzde.kimi doktor olur tüm hastalara deva bulur kimi öğretmen olur ve öğretmenleri eleştirirdi...herkes kendince bir dünya kurmuştu..ama insanların,büyüklerin dünyası daha baskın çıktı ve yutuverdi hayallerimizi..büyüdük biz..ellerimize koca kitaplar verildi..ve gereksiz bir resmiyet..nasıl konuşmamız gerektiğini yeni alfabelerle tekrar öğrettiler.daha çok düşünüyor ve hesaplıyorduk..parmak hesabıyla ölçülemiyormuş meğer her şey...Benden bir şey olmayacağını söylerlerdi içlerinden.bilirdim..Ama yine hiçbir şey olamayacağım.Ünvanlar verilecek belki..ama ben kendim gibi kalamadıktan sonra ne olduğumu anlayamadıktan sonra benden herhangi bir şey olması mühim değil..matematik derslerini işkence addederdim..türkçe dersleri ise en zevkli dersti..acemice karalardık defterlere bir şeyler..beğenilince dünyalar verilmişcesine mutlu olurduk.mutlu olmak için sebeplerimiz vardı eskiden..tek tek düştü saçlarımızdan kurdeleler..renkleri eksilttik paletlerden..gereksiz bir resmiyet biçildi üzerimize..parklardaki salıncaklar yalnız kalmadı elbet..tahtaları eskidi demirler paslandı.hatırlar mısınız bir zamanlar bir çocuk vardı.....rutubet kokan çocukluğumu özler oldum...mini mini etekler minicik ayaklarla aşılmaya çalışılan uzun yollar...her şeyi özler oldum ve ne yazık ki hepsi çok uzakta..