Mesajı Okuyun
Old 26-09-2006, 00:47   #7
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Muris 20 yıl önce kendisi adına Tapu Tahsis Belgesi sahibi olduğu yeri (A taşınmazı diyelim) , bir başka yerde bir tapu tahsis belgesi daha alabilmek için yeğenine noter satış vaadi sözleşmesi ile satıyor ve tapu tahsis belgesini de yenileyerek (bu tahsis belgesi de A taşınmazının değil mi?) yeğeni adına çıkarttırıyor. (Kanıtlanabiliyorsa ilk işlem mutlak butlanla batıl, yok hükmünde)

Daha sonra yeğenine güvenmediği için 1 sene sonra (yani bugünden geriye doğru, 19 yıl önce mi?) ondan (yeğenden?) aldığı bir vekaletname ile bu kez kardeşine yine noterden satış vaadi düzenleterek satmış gibi işlem yapıyor. Fakat tapu tahsis belgesi yine yeğeni adına kalıyor.

Muris yeğeni adına belediye ile tapu tahsis belgesini tapuya çevirmek amacıyla yazışıyor ve yeğeni adına diğer işlemleri yürütüyor. (Yeğenin verdiği vekaletle herhalde?) (Yani aynı vekaletle satıcı yeğen vekili olarak kardeşle noter satış vaadi, arkasından aynı yeğen vekaletiyle tapu tahsis çalışması...)

Muris 20 yıla yakın bu şekilde tapu tahsis belgeli yerde tasarruf ediyor. Ezcümle 5 katlı bina yapıyor ve kiraya veriyor. (yeğen, kardeş satış vaadi, tahsis işlemleri devam ederken, fiilen kullanan da yine muris)

Murisin vefatından sonra kızılca kıyamet kopuyor adına tapu tahsis belgesi olan yeğen yer benim, adına noter satışı yapılan kardeş benim, diğer mirasçı kardeşler ise bizimdir, diyor. (tüm kabahat bence muriste)

Yani aslında yer murisin binayıda o yapıyor her şeyde onun ve vefatı ile mirasçılara intikal etmesi gerekiyor.
Gerçek hak sahibi olan fakat elinde bu hususta bir belge sahibi olmayan mirasçlar ne yapabilirler.Yorum ve varsa örnek içtihatlarınızı bekliyorum.


Alıntı içine yazdığım sorulardan sonra:

Murisin yeğeni ile yaptığı noter satış vaadi, vekaleten tapu tahsis işlemi, yeğen vekili olarak kardeşe yaptığı satış vaadi , satış vaadinden sonraki tarihte yeğen adına tapu tahsis belgesi çıkarılması ve nihayet yeğen-kardeş trafiğine rağmen, muris tarafından bilfiil kullanım.

Bence bu davada şanslı olan taraf, mirasçılar.

Eğer olayı sizin anlattığınız gibi destekleyecek delilleriniz de varsa tabii.

Pek çok yönden konu değerlendirilebilir. Ama ben oyumu mirasçılar lehine kullanıyorum.

Denebilir ki yapılan tüm satış vaadi, tahsis işlemleri mutlak butlanla malul. "BK.m.20/ilk: Bir akdin mevzuu gayri mümkün veya gayri muhik yahut ahlaka (adaba) mugayir olursa o akit batıldır."

Aşamalardaki yeğen-kardeş trafiği de, tapu tahsis belgesini üzerine alamamasından kaynaklanıyor. Asıl amaç, birilerinden (yıllar sonra ölümüyle mirasçısı olacaklardan) bir şeyler kaçırmak değil, iki taşınmaz sahibi olup,servetini çoğaltmak. (Bu nedenle bence olayda muris muvazaasından söz edilemez)

Deliller olarak da (yasal varisler adına söylüyorum), tüm bu -kaydı da olan- işlemlere rağmen, muris bilfiil taşınmazda tasarruf etmeye devam etmiş, taşınmazı ihya etmiş, ölümüne dek de tek başına tasarruf etmiştir. Yeğen adına dava konusu A taşınmazı için satış vaadi düzenlerken, diğer yandan yeğen taşınmazı bir başkasına , murisin kardeşine satış vaadi göstermiş, buna rağmen yeğenin vekaleti ile yeğen adına tapu tahsis işlemi için çalışmaya devam etmiş (burada vekil olarak murisin hareket etmiş olması da mirasçılar adına güzel) olması vs gösterilebilir... diye düşünüyorum ilk anda.

Konu karışık, tapu tahsis belgelerinin özellikleri, zamanaşımı süreleri, varsa hak düşürücü süreler, hukuk maddeleri ve içtihatlarla açıp ayrıştırmakta fayda var. Sonra devam etmek üzere.