Mesajı Okuyun
Old 22-11-2015, 16:04   #10
alphukuk

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2006/19110
K. 2007/7630
T. 9.5.2007
• BOŞANMA ( Davaya Konu Edilen İhbar ve Kıdem Tazminatının Edinilmiş Mal Olduğu - Edinilmiş Malların Tasfiyesi İçin Evliliğin Sona Ermesinin Zorunlu Olduğu/Boşanma Hakkındaki Hüküm Kesinleşmeden Bu İstemin Gözetilebilme Olanağı Bulunmadığı )
• KIDEM VE İHBAR TAZMİNATININ EDİNİLMİŞ MAL OLDUĞU ( Boşanma Davası - Edinilmiş Malların Tasfiyesi İçin Evliliğin Sona Ermesinin Zorunlu Olduğu/Boşanma Hakkındaki Hüküm Kesinleşmeden Bu İstemin Gözetilebilme Olanağı Bulunmadığı )
• EDİNİLMİŞ MALLARIN TASFİYESİ ( Evliliğin Sona Ermesinin Zorunlu Olduğu - Boşanma Hakkındaki Hüküm Kesinleşmeden Bu İstemin Gözetilebilme Olanağı Bulunmadığı )
4721/m.166, 219, 225
ÖZET : Davalı kadına işten ayrılması nedeniyle ihbar ve kıdem tazminatı ödendiği ve bu miktarın davalı tarafından çekildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 219. maddesi uyarınca davaya konu edilen tutar edinilmiş maldır. Edinilmiş malların tasfiyesi için evliliğin sona ermesi zorunludur. Boşanma hakkındaki hüküm kesinleşmeden bu istemin gözetilebilme olanağı bulunmamaktadır. Mahkemece bu istem yönünden tefrik kararı verilerek, boşanma davasının sonucunun beklenmesi, boşanma gerçekleştiği takdirde delillerin değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : 1- Davacı tanıklarının bir kısım beyanları davacıdan duyum, bazıları ise eskiye dayalı olaylar olup, beraberlik devam ettiğine göre boşanmaya esas alınamaz.
Türk Medeni Kanunu'nun 166/1-2 maddesi uyarınca; Boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olması gerekir. Oysa dinlenen davacının tanıklarının sözlerinin bir kısmı Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesinde yer alan temelinden sarsılma durumunu kabule elverişli olmayan beyanlar olup, bir kısmı ise, sebep ve saiki açıklanmayan ve inandırıcı olmaktan uzak izahlardan ibarettir. Bu itibarla davanın reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yetersiz gerekçe ile boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.
2- Davalı kadına işten ayrılması nedeniyle ihbar ve kıdem tazminatı ödendiği ve bu miktarın 5.3.2003 tarihinde davalı tarafından çekildiği anlaşılmaktadır. Türk Medeni Kanunu'nun 219. maddesi uyarınca davaya konu edilen tutar edinilmiş maldır. Edinilmiş malların tasfiyesi için evliliğin sona ermesi zorunludur. ( TMK. md. 225 ) Boşanma hakkındaki hüküm kesinleşmeden bu istemin gözetilebilme olanağı bulunmamaktadır.
Mahkemece bu istem yönünden tefrik kararı verilerek, boşanma davasının sonucunun beklenmesi, boşanma gerçekleştiği takdirde delillerin değerlendirilip sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması da isabetsizdir.
SONUÇ : Hükmün 1. ve 2. bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının bozma nedenine göre incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.05.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.