Mesajı Okuyun
Old 06-07-2011, 12:37   #3
Av.Evran KIRMIZI

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

Esas: 2005/1847
Karar: 2005/2823
Tarih: 15.02.2005

ÖZET: Özet yazımı tamamlanmamıştır. Lütfen karar metnine bakınız.

(6762 sayılı TTK. m. 688/7)

KARAR METNİ:
Yukarıda gün ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

TTK.nun 688/7. maddesi gereğince takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını taşıması için (...senedi tanzim edenin imzasını) ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede, sorumluluk için yalnızca imzadan söz edilmiştir. Pul üzerinde ve açıkta birden fazla imzanın bulunması koşul olarak kabul edilmemiştir. Somut olayda, borçlu İbrahim Savran takip konusu belgedeki imzayı inkar etmediği görülmektedir. Adı geçenin, borçlu bölümünde ayrıca isminin yazılı olmaması onu yukarda açıklanan kanun maddesi uyarınca sorumluluktan kurtarmaz. Şirket kaşesi üzerindeki imzadan ayrı ikinci bir imzası da bulunduğuna göre borçtan şahsen sorumlu olduğunun kabulü gerekir. O halde, onun yönünden de şikayetin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.

SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.02.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Corpus

[Copyright © Ced Dağıtım Medya Yazılım - Corpus Mevzuat ve İçtihat Programı]


T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

Esas: 2006/13207
Karar: 2006/15854
Tarih: 17.07.2006

ÖZET: TTK.nun 322. maddesi hükmüne göre şirket adına imza yetkisi olanlar şirket ünvanını eklemeye mecburdurlar. Takip dayanağı bonoda şirketin ünvanı yazılı olup, bonoyu imzaladığı kabul edilen M'nin bononun düzenlendiği tarihte temsile yetkili bulunduğu imza sirkülerinde anlaşılmaktadır. Şirket sözleşmesindeki şirketi yetkilisinin şirket kaşesi altında senet imzalayabileceğine ait hükümü TTK.nun anılan maddesine aykırı olduğu gibi, kaşe tabirinin "ticari ünvan" olarak anlaşılması da gerekir. Yine TTK.nun 688/7. maddesi gereğince takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını taşıması için "senedi tanzim edenin imzasını" ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede sorumluluk için yalnızca imzadan söz edilmiş pul üzerinde ve açıkta birden fazla imzanın bulunması koşul olarak kabul edilmemiştir.O halde, takip konusu bonoda çift imzası bulunan M'nin keşide tarihinde, şikayetçi şirketin münferit temsilcisi de olduğu nazara alındığından, imzalardan bir tanesinin kendi şahsı adına diğerinin de şirket adına attığının kabulü ile şikayetin reddine karar verilmesi gerekir.

(6762 sayılı TTK. m. 322, 688/7)

KARAR METNİ:
YARGITAY İLAMI

Yukarıda gün ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içerisinde temyizen incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

1- Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2- Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;

TTK.nun 322. maddesi hükmüne göre şirket adına imza yetkisi olanlar şirket ünvanını eklemeye mecburdurlar. Takip dayanağı bonoda şirketin ünvanı yazılı olup, bonoyu imzaladığı kabul edilen Muhittin Koçyiğit'in bononun düzenlendiği tarihte temsile yetkili bulunduğu imza sirkülerinde anlaşılmaktadır. Şirket sözleşmesindeki şirketi yetkilisinin şirket kaşesi altında senet imzalayabileceğine ait hükümü TTK.nun anılan maddesine aykırı olduğu gibi, kaşe tabirinin "ticari ünvan" olarak anlaşılması da gerekir. (HGK.nun 28.02.1996 gün ve 1995/12-993 E. - 1996/96 K.) Yine TTK.nun 688/7. maddesi gereğince takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını taşıması için "senedi tanzim edenin imzasını" ihtiva etmesi zorunludur. Anılan maddede sorumluluk için yalnızca imzadan söz edilmiş pul üzerinde ve açıkta birden fazla imzanın bulunması koşul olarak kabul edilmemiştir.

O halde, yukarıdaki kanuni açıklamalar karşısında takip konusu bonoda çift imzası bulunan Muhittin Koçyiğit'in keşide tarihinde, şikayetçi şirketin münferit temsilcisi de olduğu nazara alındığından, imzalardan bir tanesinin kendi şahsı adına diğerinin de şirket adına attığının kabulü ile şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, aksi gerekçeyle yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir.

SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarda 2 no.lu bentte yazılı sebeplerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.07.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: Corpus Arşiv

[Copyright © Ced Dağıtım Medya Yazılım - Corpus Mevzuat ve İçtihat Programı]
-------------------------
Aleyhe kararlar olduğunu da hatırlıyorum. Takibe koymada kötü niyet ve ağır kusur nedeniyle %40 tazminat ihtimali de var.