Mesajı Okuyun
Old 25-08-2006, 23:23   #23
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan Hayir

Ceza yasaları, en basit tanımıyla, uygulanacakları ülkenin yasa koyucuları tarafından , yargılama merciilerince suçlu bulunanlar hakkında uygulanacak yaptırım hükümlerini içeren yasalardır.

Sonuçları itibariyle, halihazırda ülkemizde mer'i ceza yasasında öngörülen yaptırımlar, ağırlaştırılmış müebbet, müebbet vd. şeklinde devam eden, uzun ya da kısa süreli özgürlükten yoksun bırakma yaptırımları ile para cezaları yahut daha hafif ağırlıktaki sair yaptırımlardır.

Bu yaptırımların karşılığını oluşturan , çok çeşitlilikte suç tanımı vardır.


Ancak hiç biri, kasten adam yaralayan birinin, kasten yaralanması, bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmeyen ve çocuğunun denizde boğulmasına sebebiyet veren annenin, denizde benzer biçimde boğulması, hırsızlık yapanın parasının hırsızlanması, zina edenin mukabil zinaya maruz bırakılması (halen suç değil, şu an örnekleri çoğaltamadım sadece) vb. şeklinde değildir.


Suç olan öldürme eyleminin karşısına, ölüm yaptırımının getirilmesinin, kanımca devlet eliyle suç işlenmesinden başka bir tanımı yoktur.


Belki sehpaya sürüklenme anına dek yaşayan hükümlü için bir ceza niteliğini haiz ölüm cezasının, ipin hükümlünün boynunu kırdığı andan sonrasını "yaşayanlar" içinde bilebilen var mıdır?


Ceza hukuku, hukukun tüm diğer alanları gibi, yaşayanların hukukunu düzenler. Yaşayan bir insan içinse en büyük ceza, kanımca, ne zaman gerçekleşeceğini bilmediği ölüm anına dek, özgürlüğünden yoksun yaşayacağını bilerek yaşamaktır.

Saygılarımla...