Mesajı Okuyun
Old 10-02-2008, 21:29   #10
yargıç isa

 
Kitap ...............

Alıntı:
Yazan av.şahin küçüksüslü
Hukuka aykırı da olsa sanık lehine elde edilmiş bir delil açıkça bir şüphe yaratır görüşündeyim. En azından avukatın görevi bu şüpheyi kuvvetlendirmektir. Bence sanık lehine elde edilmiş her türlü kanıt ceza hukukunda kullanılır.

Şüpheyi delil oluşturmaz. Delilin yokluğu veya eksikliği şüphenin oluşmasına neden olur. Buna bağlı olarak, olayı aydınlatıcı somut bir vakıa,belge,kayıt vs.. ya delil olarak kabul edilmez (bilindiği üzere bunun kriterleri vardır) ya da delil olarak kabul edilir (yeterli ise olay sonuca bağlanır, değil ise ek olarak başkaca delillerin elde edilmesi gerekir) Yani bir şey ya delil oluşturur, yada oluşturmaz. Örneğin, resmi makamlardan izin alınmaksızın kaydedilen telefon görüşmeleri hukuken bir delil niteliği taşımaz. Bu sebeple, hakimin bunu serbestçe değerlendireceğini söyleyemeyiz. Çünkü elde edilen şey, hukuki açıdan delil niteliği taşımamaktadır; ki bunun sanık lehine olması durumu değiştirmez. Bunun için hukuken delil sayılamayacak bir şeyin, sanık lehine şüphe yaratabileceğini düşünmenin doğru olmadığı kanaatindeyim.

Bilindiği gibi, bir kişiyi mahkum edebilmek için maddi delillere dayanmak gerekir. Bunun gibi failin ve olayın tespiti maddi, hukuken geçerli deliller yoluyla sağlanmışsa; hukuka ve ahlaka aykırı deliller bu durumu bertaraf ederek, diğer hukuka uygun, hüküm kurmaya yeterli olan delilleri şüphe yaratacak konuma düşüremez. Diğer taraftan, eldeki hukuken geçerli delilller olayın ve failin tespiti için yeterli değilse zaten bir şüphe mevcut olacak, sanık bu şüpheden yararlanacaktır; ayrıca hukuka aykırı elde edilmiş delillerin şüpheyi kuvetlendirmesine gerek yoktur.



saygılarımla...