Mesajı Okuyun
Old 18-11-2012, 14:34   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın OKYAY,
Alıntı:
Yazan C_OKYAY
...Yanı sıra, şu cümleleri tam anlayamadım,( sözleşmedeki miktarın en az 1 yıl süreyle mutlak bağlayıcı olacağı ve maktu tazminat ile rayiçlere göre belirlenecek gecikme tazminatı arasında en az bir misli fark (?) bulunması gerektiği de dikkate alınarak hakkaniyete uygun biçimde hakim tarafından takdir edilmelidir).
Bildiğiniz üzere 15 HD, (her somut olayın kendi içindeki şartları mahfuz kalmak üzere) taraflarca sözleşmede belirlenen maktu gecikme tazminatının tarafları bağlayıcılığı ile ilgili yüklenici ve arsa sahibi açısından ayrı ayrı değerlendirmeyi havi Yargıtay HGK'nun 09.10.1991 T., 1991/15-340 E., 1991/467 K. sayılı kararındaki:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=12302
açıklamaları ve saptanan ilkeleri kabul etmekteydi.

Bu kararda yapılan değerlendirmede:
* arsa sahibi açısından BK m.44 (TBK m.52) değerlendirmesine yer verilmiştir. Daha sonraki birçok yargıtay kararında da arsa sahibinin, işin tamamlanması konusunda uzun süre sessiz kalmasının hakkın kötüye kullanılması çerçevesinde ortak kusur olarak kabul edilip edilemeyeceği ve gecikme tazminatından indirime sebep olması gerekip gerekmeyeceği değerlendirilmiştir.

** müteahhit açısından ahde vefa çerçevesinde değerlendirme yapılıp müteahhidin doğruluk ve dürüstlük kuralları çerçevesinde geciktiği süre boyunca (eser sözleşmesinde yüklenicinin özen borcu olduğu da gözetilerek) gecikme tazminatı ödemesi gerektiği saptanmış; lakin ahde vefaya sıkı sıkıya bağlı kalınması halinde müteahhide yüklenecek sorumluluğun TMK m.2'ye aykırılık teşkil edip etmeyeceği de tartışılarak bazı kriterlerden bahsedilmiştir.

Bildiğim kadarıyla siz de KKİS davaları ile ilgilenmektesiniz. Bu ahvalde takdir edersiniz ki KKİS davalarında her olay, nev'i şahsına münhasır sonuçlar doğurur. Konumuzla sınırlı olarak; bazen sözleşmede kararlaştırılan gecikme tazminatının gecikme süresine uygulanması müteahhide haksızlık doğurabildiği gibi bazen de arsa sahibinin haklarını halele uğratır. Yargıtay 15 HD de son zamanlarda (kendince, ki bence de geliştirilebilir ve fakat güzel bir yere varmışlar) hak ve nesafet ilkeleri çerçevesinde, iki tarafın haklarını dengelemek adına yukarıdaki kararda yer alan çözümü geliştirmiş...

En az 1 yıl süre ile mutlak bağlayıcılık konusu: Yargıtay, sözleşmede kararlaştırılan maktu gecikme tazminatının, kararda belirtilen kriterler değerlendirilerek** gecikme tazminatının uygulanacağı dönemden başlamak üzere en az 1 yıl tarafları bağlayıcı olacağını söylüyor. Başka bir deyişle kriterleri gerçekleştiğinde bu 1 yılı; maktu gecikme tazminatının uygulanması gereken makul süre olarak belirliyor. Örneğin: Taraflar, KKİS'de 10.000 TL aylık kira tazminatı (maktu gecikme tazminatı) kararlaştırmış olsunlar. Müteahhit, 18.05.2011'de temerrüde düştü ve arsa sahibinin 18.05.2011'den itibaren gecikme tazminatı talep hakkı doğdu diyelim. Dava da 18.11.2012'de ikame edilsin. Yargıtay 15 HD (belirttiği kriterler değerlendirilerek, kriterlerine uygunsa), kararlaştırılan aylık 10.000 TL maktu gecikme tazminatının (en az) 18.05.2011-18.05.2012 arasında tarafları bağlayıcı olduğunu söylüyor. 18.05.2012-18.11.2012 arasındaki hesaplamada ise; belirlediği diğer kriterlerin de değerlendirileceğini ve buna göre maktu gecikme tazminatı esas alınabileceği gibi; kriterleri gerçekleşmişse aylık rayiç kira geliri bulunup bu kalan 6 aya (taraflarca kararlaştırılan maktu gecikme tazminatının değil) bu rayicin uygulanması gerektiğini söylüyor.

Maktu tazminat ile rayiçlere göre belirlenecek gecikme tazminatı arasında en az bir misli fark bulunması gerektiği konusu:
Yargıtayın müdahalesinin birincil sebebinin: uzun süreli gecikme hallerinde yükleniciyi, zamanında ifaya zorlama amaçlı gecikme tazminatı koşulunun bağlayıcılığının kalmayacağı ve bu sebeple eski sözleşmelerde hakkaniyeti gerçekleştirmenin amaçlandığı; yüklenici açısından ise çok fahiş miktarlarda gecikme tazminatı miktarlarının çıkması halinde hakkaniyet ve iyiniyet kurallarına aykırı olarak arsa sahibi lehine sonuçlar doğmasının önlenmeye çalışılması olduğu söyleniyor. Bu durumda da hakim tarafından taraflarca belirlenen maktu tazminat miktarının ne kadarlık süre için uygulanacağı takdir edilirken:
tarafların kararlaştırdığı maktu gecikme tazminatı miktarı ile bilirkişice belirlenecek rayiç kira bedeli gecikme tazminatı miktarının da belirtilen şekilde kıyaslanması gerektiği kabul ediliyor.


** Tabii her somut olayın kendi şartlarına göre değerlendirileceğini gözardı etmemek gerekir.

Alıntı:
Yazan C_OKYAY
...Bu işlere artık Yüksek 15. HD' si bakmayacak mı?...
Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarih, 2012/1 sayılı kararı ile:
http://www.yargitay.gov.tr/belgeler/...ayIsbolumu.pdf

"Arsa payı ya da kat karşılığı inşaat sözleşmelerinden kaynaklanan davalar nedeniyle verilen hüküm ve kararlar"ın temyizen incelenmesi; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi'nin görev alanına dahil edilmiştir.

Alıntı:
Yazan C_OKYAY
...Ve bir de anılan kararın tam metnini de mümkünse, lütfedermisiniz...
Tam metni şerhlere ekledim, inceleyebilirsiniz:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=14084

Saygılar...