Elbette artık ayyuka çıkan sorunlarla ilgili hakimlerimizin yanında olalım, onları destekleyelim ve adalet adına onlar için daha iyi çalışma koşulları isteyelim.
Ama;
1- 40-50 dosyanın duruşmasının tümünü saat 9'a veren ve duruşmalara saat 10'da başlayan hakimi,
2- Duruşmaların kaç dakika sürdüğünü bilmiyormuş gibi saat 9:00, 9:01, 9:02 ... gibi duruşma saati belirleyen hakimi,
3- Dosyaya vakıf olmadığı ve incelemeye ihtiyaç duyduğu halde, bu yönde değil de, "size beyanda bulunmak için süre vereyim" diyerek, bu nedenle duruşmayı erteleyen hakimi,
4- İki ile ikinin toplanması için (dikkat: abartılmıştır(!)) dosyayı bilirkişiye gönderen hakimi,
5- Dosyada karar için her şey hazır olduğu halde, mahkeme hakiminin izinli olması nedeniyle o mahkemede geçici görevlendirildiği için, kendini misafir gibi hisseden ve karar vermekten kaçınan hakimi,
6- Bir temyiz incelemesini 2-3 yılda yapamayan Yargıtay'ı
7-...
8- ...
...
...
izin verin de adaletin geç gerçekleşmesinden ya da hiç gerçekleşmemesinden sorumlu tutalım ve eleştirelim.