Mesajı Okuyun
Old 08-04-2010, 23:41   #75
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.1911
Sayın Gemici,
Af denilen kavram her insanın vicdanında ve gönlünde veya derinliklerinde bulunan bir sihirli bir kelimedir,
Af etmek erdemliliktir.Her olaydada herkesin bu erdemli davranışı göstermesi mecburiyet değildir
Af etmenin sosyolojik, psikolojik tahlil ve yorumları geniştir .Konuyu olumsuzlaştırmağa gayret etmemek gerek,dinsel öğretilerlede affın daha makbul olduğu desteklenebilir.En günahkar ruhlar dahi af ümidiyle yaşar ve ölür.
Hukukumuzdaki takibi şikayete bağlı suçların takipsiz kalmasıda pasif bir af kullanma yoludur.Fakat böyle olmasından ziyade kanunların ve hukuğun işlemesi gereken cezanın tesbit edilmesi uygulanmasında af konusunda zarar gören tarafın iradesinede yer verilmesi daha adaletlidir.Af olmasında anlaşma olunca bunun teferruatı da uzmanların tartışmaları ile tesbit olunur.

Sayın Av.1911,
ceza ve af konusunda insanlığın tarih sürecinin başlarında var olan bir uygulamayı savunuyorsunuz. Dinlerin doğuşu ve devletlerin kuruluşu ile beraber bu uygulama terk edilmiştir. Devletlerin ceza verme ve verdikleri cezayı çektirmekten vaz geçmeleri veya hiç ceza vermeden suçluyu af etmeleri belirli bir tarihi gelişimin sonucudur.

Burada üzerinde tartıştığımız konu, af olarak nitelendirdiğimiz ve insanlarda büyüklük ve 'erdemlilik' karakter özelliklerinin dışa vuruşu olarak karşımıza çıkan olan ama ceza hukuku bakımından tamamen değişik bir işleve sahip olan, hukuki bir kavram. Yasaların mağdura şikayet hakkı tanıması ve 'günahkar ruhların af ümidiyle yaşaması' ile hukuki bir kavram olan affı birbiri ile karıştırmamak gerekir.

THS'de Yabancı Hukuk Sistemleri alanındaki 'Kanun' ve Arnavutluk başlıklı mesajımı okursanız, suçların mağdurlarının ceza verme veya af etme veya af etmeme konusunda söz sahibi olmalarının nasıl sonuçlanacağını ve bu türden bir uygulamanın ve sistemin nasıl bir korku toplumu yaratabileceğini görebilirsiniz. Aslında o kadar uzağa, Arnavutluk'lara gitmeye bile gerek yok, bundan önce de birkaç sefer tekrarladığım gibi, bizdeki kan davalarına ve töre cinayetlerine bakmanız da yeter. http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=49212

Ayrıca,
Arş.Gör.Dr. İlhan Üzülmezin,
Ceza Sorumluluğunun Esası ve Cezalandırmanın Amacına Dair Düşünce Hareketleri (Ceza Hukukunda Okullar Mücadalesi) makaleseinden, cezalandırmanın ve cezanın hukuki yapısı hakkında bilgi edinebilirsiniz. Cezalandırmanın tarih içinde geçirdiği süreçleri sözü geçen makalenin birinci sayfasının dipnotunda bulabilirsiniz.
http://hukuk.erzincan.edu.tr/dergi/makale/2001_V_13.pdf

Saygılarımla