Bazı meslekler vardır kı, tecrübe onları daha değerli kılar. Hukukçuluk da bunlardan biri bence ve mesleği "iyi yapmanın" yaşla ilgisi olmadığını düşünen arkadaşlarıma katılmıyorum. Akıl yaşta değil , baştadır deyimi çok istisnaidir.

Gençlerin enerjisi ve taze bilgileri meselesine gelince... Bu bilgiler çoklukla "fazla" taze olur. Ben çok rastlıyorum son yıllarda, iki yıllık bir avukat kendisini sözleşme uzmanı diye tanıtıyor mesela ( bu sözleşme uzmanlığı epey yaygınlaşmış ) Birgün birlikte çalıştığım ve çok saygı duyduğum üstadım Av.Erol Bey'e sordum, nasıl birkaç yılda sözleşme uzmanı olunuyor böyle, diye. Onun verdiği cevap mealen şöyle oldu : " Bir avukatın sözleşme yazma, inceleme ve yönetme konusunda uzman olması için değişik hukuk dallarında en az on yıl itina ile çalışmış olması gerektiğini düşünüyorum. Mesela borçlar hukuku, icra iflas hukuku, iş hukuku ve ticaret hukuku gibi ana dalları özenle incelememiş ve bu dallarda değişik sorunları çözmemiş biri için sözleşme yazmak çok tehlikeli olabilir, avukatı ve müvekkilini çok zor duruma düşürebilir."

Bir üstadımız daha var birlikte çalıştığımız, kendisi bu sene meslekte 53 üncü yılını kutlayacak. Onu da ne zaman görsem elinde bir kitap, hatta ders kitabı. Soruyorum, hala ders kitabı mı taşıyorsunuz diye, cevaplıyor, insan en çok, bildiğini zannettiğinde yanılır, ben herşeye tekrar tekrar bakarım, ziyanı yok faydası var. Enerjisi de birçok gence taş çıkarır bu üstadların, belirteyim

Değişik yaş gruplarından birçok meslektaşımla birlikte çalışma imkanım oldu ve kendimi de meslekte acemiler sınıfına koyarak şunu çok net ifade etmek isterim, bu meslekte tecrübe konuşur !

Saygılar.