Mesajı Okuyun
Old 07-07-2009, 18:55   #1
Mehmet Taşcı

 
Varsayılan İbra SÖzleŞmesİ Alacak Davasi

Merhaba Sayın Meslektaşlarım,

Aşağıdaki somut olayla ilgili hukuki bilgilerinizi -görüşlerini paylaşırsanız sevinirim.

(X) şahsı (Y) LTD.ŞTİ ne ait bir kısım hisseleri devralmak için doğrudan (Y) LTD.ŞTi ne para nakit para veriyor. Bu ödeme karşılığında (Y) şirketinin ortakları hisse devri yapacaktır.
Hisse devri gerçekleşmiyor ve taraflar uzlaşarak bundan vazgeçiyorlar. (Y) LTD.ŞTİ ne verilen nakit tutarın karşılığında , yine Y LTD.ŞTİ tarafından keşid edilen BONOLAR ( X) şahsına veriliyor taraflar bu hususu ayrıntılı olarak bir protokolle yazılı hale getiriyorlar.
Protokolde ( X) vatandaşı açık bir şekilde (Y) LTD.ŞTİ ni ve şirket ortaklarını İBRA ediyor ( alacağın ferileri ile beraber).
Kısa süre sonra (X) şahsı hem Y LTD.ŞTİ aleyhine hem de şirket ortakları aleyhine ALACAK davası açarak , hisse devri için ödediği, nakit tutarı geri istiyor.

Borçlar Hukukuna göre geçersiz sözleşme ve işlemlerde taraflar aldıklarını geri iade etmekle yükümlüdürler.

Yine Borçlar hukukuna göre İBRA , borcu kesin olarak ortadan kaldıran- sona erdiren - bir sebeptir.

(X) şahsı kandırıldığından - dolandırıldığından-bahisle alacak davası açıyor, zira; alacağına karşılık aldığı bonoları keşide eden Y LTD. ŞTİ. nini mali açıdan kötü durumda olduğunu ve alacağını elde edemeyeceğini düşünmektedir.

Sizce bu olayda Borçlar hukukunun uygulanmasına mani bir durum var mıdır?

tarfların tacir olması Borçlar hukuku kurallarını uygulanmasına mani olur mu?

(X) şahsının ödediği nakit parayı şirket ortaklarına değil de doğrudan Şirkete ödemiş olması , sonradan yapılan İBRA sözleşmesini engeller mi?

Görüşleriniz için şimdiden teşekkürler.