Mesajı Okuyun
Old 26-03-2008, 11:43   #1
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan Yargıtay'dan baz istasyonun Kaldırılması kararı


Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi, Gaziantep 2'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, komşu binanın çatısında bulunan baz istasyonunun kaldırılması istemini reddeden kararını bozdu.



Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi, Gaziantep 2'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'nin, komşu binanın çatısında bulunan baz istasyonunun kaldırılması istemini reddeden kararını bozdu.

Daire, kararı ; para ile ölçülebilen bir zarar olmasa da çevre binalarda oturanların psikolojisini olumsuz etkileyerek zarar vereceği" gerekçesiyle bozdu.

Süleyman Demir ve Memik Altıntaş'ın, 2006 yılında Gaziantep 2'nci Asliye Hukuk Mahkemesi'ne başvurarak, komşu binanın çatısında bulunan baz istasyonunun kaldırılmasını talep etti.

16 Ocak 2007 tarihinde yapılan duruşmada mahkeme heyetinin bu talebi reddetmesi üzerine Demir ve Memik'in yaptıkları itiraz ile dava Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi tarafından görüşüldü.

Yargıtay 4'üncü Hukuk Dairesi'nce verilen kararda davacıların, konutlarının yakınında bulunan yan binanın üzerinde kurulan baz istasyonunun, çevreve insan sağlığı açısından tehlike yarattığını ileri sürdüklerini, davalı tarafın ise iddianın kanıtlanmasını, istasyonun yönetmelik kurallarına uygun biçimde kurulup işletildiğini, iddia edilen zararın gerçekleşmediğini, geniş bir halk kitlesine kamu hizmeti sunulduğunu ve radyasyona sebep verilmediğini savunduğunu belirtildi.

Zarar verip vermediğini işletme sahibi kanıtlanmalı;

Kararda, dava konusu olan baz istasyonunun, cep telefonlarının kullanımı için zorunlu olduğu ve geniş bir kitleyi ilgilendirmesi açısından kamuya hizmet vermeyi amaçladığı ifade edildi.

Ancak, bu hizmetin verilmesinde ve tesisin kullanılması sonucu hukuk kurallarının bir gereği olarakdoğan zararlardan da tesis sahibinin sorumlu olduğu da vurgulandı.

Kararda, bu özelliği itibariyle tesisi kullanan ve onu işletenin yüksek özen yükümlülüğünün bulunduğu ve en küçük bir özensizliğin, maddi değerlerle ölçülemeyecek kadar ağır sonuçlar doğurmasının kaçınılmaz olduğu ifade edildi.

Bu nedenle zarar görenin değil tesis ve işletme sahibinin, tesisin işletilmesinden dolayı kişilere, çevreye bir zarar vermediği ve herhangi bir olumsuz sonuç yaratmadığını kanıtlaması gerektiğinin vurgulandığı kararda, ;Tüm dosya kapsamına göre, kullanılan istasyonun konumu itibarıyla uzun sürede kişi, çevre ve bitkilere zarar verdiği, bu nitelikteki bir istasyonun halen bulunduğu yerde kullanılmasının sakıncalı bulunduğu, bunun daha uygun ve yerleşim çevresinden daha uzakta kurulması gerektiği anlaşılmaktadır; denildi.

Kararda ayrıca, ;Bu belirlemeler itibariyle dar anlamda ve para ile ölçülebilen bir zarar yok ise de çevre binalarda ve bu bağlamda davacıların meskeninde bulunanların sağlık bakımından büyük endişeler taşıdığı, aynı bölgede yaşayan insanların psikolojik olarak yaşamını olumsuz biçimde etkilemekte ve bunun da insanların psikolojik yapısında tedirginlik ve ümitsizlik yaratacağı açık olup, davacıların zarar gördüğünün kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması, bozmayı gerektirmiştir; ifadelerine yer verildi.

Kaynak : CNN TÜRK