Mesajı Okuyun
Old 12-12-2012, 15:45   #6
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Sayın Avukat Suat Ergin'in yanıtı ile ilgili olarak, Yüksek Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin, 13. 11. 1984 gün ve E.9241- K.11118 sayılı Kararından şu paragrafı klavye ile yazıp, harfiyen ibraz ediyorum:

Müşterek mülkiyette, iki paydaş olması halinde paydaşlardan birinin kendi payını diğer paydaşa kiralaması geçerli bir kira sözleşmesi meydana getirir. Ancak birçok paydaştan birinin veya birkaçının, kendi pay ve paylarını gerek paydaş olan birine ve gerekse paydaş olmayan kişiye kiralaması, âkit olmayan paydaşlarla kiracı arasında bir kira akti sözleşmesi meydana getirmez. Kiralananın kiralanması gibi önemli bir idari tasarrufta, pay ve paydaş çoğunluğunun sağlanması icap eder.........
Ancak, pay ve paydaş çoğunluğunu sağlamadan kiralananı kiraya veren paydaş, kiracısına karşı kiralayan durumundadır. Bu âkitlik sıfatına dayanarak ve aktin verdiği yetkileri kullanarak, kendi âkidi olan kiracıya karşı şartların gerçekleşmesi halinde kiralananın boşaltılması davası açabilir. Belirtilen nedenle davacıların, davalı aleyhine dava açmaları mümkündür. Ancak davalı, kiralananda tapu ile paydaş bulunduğundan taşınmazdan çıkarılamaz. Açılan dava, kira sözleşmesindeki paya yönelik olarak aktin feshi ve kiralananın bu paya tekabül eden kısmının boşaltılmasını kapsar. Talebin, bu sonuca müncer olacak şekilde incelenmesi gerekir. Kolay gelsin...