Mesajı Okuyun
Old 30-01-2016, 16:36   #10
halit pamuk

 
Varsayılan

22. daire Esas No:2015/28404 Karar No: 2015/32119



DAVA: Davacı, iş sözleşmesinin emeklilik sebebiyle sona erdiğini, alacak ve tazminatlarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, yargı yolu itirazı, husumet itirazı ve zamanaşımı def'inde bulunarak, davalı idarenin ihale makamı olduğunu, asıl işveren olmadığını, işçilik alacaklarından çalıştığı firmaların sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, Dairemizin 26.02.2015 tarihli ilamıyla, özetle, "...Somut olayda, Sağlık Bakanlığının birimi olan "Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu"nun tüzel kişiliği bulunmadığından taraf ehliyeti ve temsilci sıfatı yoktur. Mahkemece temsilde hata sebebiyle davacıya, davasını Sağlık Bakanlığına yöneltmesi için süre verilip yargılama yapılması gerekirken, tüzel kişiliği olmayan Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu aleyhine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir." grekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozma sonrası yapılan yargılamada, davalı kurumun kuruluşuna dair kanuni mevzuata göre, davalı kurumun dava ve taraf ehliyeti olduğu, Dairemiz ve Yargıtayın diğer Dairelerinden geçen emsal dosyalarda, davalı kurumun taraf ehliyeti bulunmadığına dair bozma yapılmadığı gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir.
Direnme kararı süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'na 6352 sayılı Kanunu'nun 40. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca Dairemizin, direnme kararını öncelikle inceleme yetki ve görevi olduğu anlaşılmakla yapılan inceleme sonucunda, her ne kadar mahkeme kararı yazılı gerekçeyle Dairemizin 26.02.2015 tarihli kararıyla bozulmuş ise de, 02.11.2011 tarihli ve 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 29. maddesinin birinci fıkrasında,"Bakanlık politika ve hedeflerine uygun olarak, ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmetlerini vermek üzere hastanelerin, ağız ve diş sağlığı merkezlerinin ve benzeri sağlık kuruluşlarının açılması, işletilmesi, faaliyetlerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve denetlenmesi, bu hastanelerde her türlü koruyucu, teşhis, tedavi ve rehabilite edici sağlık hizmetlerinin verilmesini sağlamakla görevli, bakanlığa bağlı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu kurulmuştur." Hükmü; aynı maddenin, kurumun görev ve yetkilerini belirleyen ikinci fıkrasının (g) bendinde "Kurum hizmetlerinin gerektirdiği her türlü satın alma, kiralama, bakım ve onarım, arşiv, idari ve mali hizmetleri yürütmek." hükmü mevcuttur. 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin, geçici 1. maddesinde, Bakanlık ve bağlı kuruluşlar teşkilat ve kadrolarını bu maddenin yayımı tarihinden itibaren en geç 1 yıl içinde bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine uygun hale getirir. Kadrolar bu Kanun Hükmünde Kararnameye uygun hale getirilinceye kadar, bakanlık ve bağlı kuruluşlara verilen görevler daha önce bu görevleri yapmakta olan birimler ve personel tarafından; harcama ve ödemeler de ilgili bütçesinden yapılmaya devam edilir," hükmü, geçici 3. maddesinin birinci fıkrasında da, "Bu Kanun Hükmünde Kararname ile yeniden yapılandırılan bakanlık, kaldırılan Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı ve Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğünün üçüncü kişilerle yapmış olduğu veya taraf olduğu her türlü taahhüt, sözleşme, hak, alacak ve borçları ile dava ve icra takipleri, teşkilatlarını bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine uygun hale getirdikten sonra bakanlık ve ilgisine göre bağlı kuruluşlara devredilmiş sayılır” hükmü bulunmaktadır. Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun kuruluşuna ilişkin 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 02.11.2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Anılan mevzuat hükümlerine göre, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Resmi Gazete’de yayım tarihinden itibare Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumunun dava ve taraf ehliyetinin var olduğu kabul edilmelidir. Dava, ilgili Kanun Hükmünde Kararname'nin yürürlük tarihinden sonra açılmıştır. Bu durumda, Dairemiz emsal kararlarında, davalı kurumun dava ve taraf ehliyeti bulunduğunun kabul edilmiş olması ve anılan ilgili kanuni mevzuat dikkate alındığında, bozma gerekçesinin yerinde olmadığı, direnme kararının bozma gerekçesine göre uygun olduğu anlaşılmakla, Dairemizin 26.02.2015 tarihli bozma ilamının ortadan kaldırarak; dava dosyası için Tetkik Hakimi M.Yıldız tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan kanuni ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 26.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi