Burada usulsüz tebligat düşünülebilir. Çünkü bildirim işleminde amaç, ilgilisinin kendini savunmasına olanak tanımaktır.
Elbette ki, yöntemine uygun bildirim işlemine karşın kendini resmi makamlar önünde savunmayanı (mahkemenin) bekleme yükümü olmayıp, tam karşıt yönde, mahkemenin önünde açılan davayı yürüterek yargılama yapma ve karar verme yükümü vardır. Ayrıca bu yargılama bile "makul süre" (Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m.6/III-2) içinde yapılmalıdır; yoksa kamunun sorumluluğu doğabilir.
Bu duruma göre çatışan iki yararın bağdaştırılması bu konuda daha ayrıntılı çalışması olan bir hukukçunun yardımıyla çözülmelidir.

Avukat Ömer KAVİLİ