Müvekkil, İzmir’de bir inşaat firmasıyla anlaşarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesiyle şirkete 5 adet senet verir. Ancak inşaat şirketi iflas eder.
Bunun üzerine senetlerin iadesi ve iptali için, Müvekkil, İnşaat firması aleyhine tüketici mahkemesinde, menfi tespit davası açar. Mahkeme, taksitli satışlarda ayrıca senet düzenlenmişse, nama yazılı olmak zorundadır, aksi durumda senet geçersizdir. Nama yazılı senetlerde şahsi defiler cirantalara karşı da ileri sürülebilir. İyi niyetle devir söz konusu değildir, demiş, senetlerin iptaline karar vermiştir.

Aradan birkaç ay geçtikten sonra müvekkile X firmasından ( ciranta) Eskişehir ilinde, yukarda yazılı senetlerle ilgili icra takibi başlatılmış, mahkeme kararı dosyaya sunulmuş, ancak etkisi olmamıştır. Takip devam ederek, müvekkil, bedelin bir kısmını ödemek zorunda kalmış, kalan için de haciz endişesi yaşamaktadır.

Bu durumda, müvekkile nasıl yardımcı olabilirim?
Menfi tespit ve istirdat davası mı açılacak?
Senetlerin geçersizliğine karar veren İzmir’deki tüketici mahkemesi kararını nasıl kullanabiliriz?
Yeni açılacak dava tüketici mahkemesinde olabilir mi? O zaman yetkili yer davacı ikametgahı olacağından İzmir mahkemeleri olacaktır.
Yoksa Sulh hukuk mahkemesinde ve icra takibinin yapıldığı yerde Eskişehir de mi açmalıyız davamızı?
İlgilenen arkadaşlara çok teşekkürler ederim. İyi çalışmalar.