Mesajı Okuyun
Old 08-02-2007, 17:03   #9
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Sulh Hukuk Mahkemesi'nce verilen "Ortaklığın Giderilmesine " ilişkin ilamlarda karar kesinleşmesinden sonra dosya taleple Sulh Hukuk Mahkemesi nezdindeki Satış memurluğu'na gönderilir.Satış memuru İİk 128 vd devamı gereği İİK hükümlerine göre satışı hazırlar ve kıymet takdiri yapar.Bu kıymet takdirine yönelik şikayetler Satış memurluğu'nun bağlı olduğu Sulh Hukuk Mahkemesi'nce giderilir.Yine Satış Memurunun işlemleri aleyhine şikayet Sulh Hukuk Mahkemesi'ne yapılır.(HUMK 571 ) Bu satışlara yönelik ihalenin feshi talepleri de (ihalenin feshi bir şikayet olduğundan ) Sulh Hukuk Mahkemesi'ne yapılır.Sulh hukuk Mahkemesi genellikle bu satışlarda Hukuk Yazı İşleri Müdürlüğünü satış memuru olarak görevlendirmektedir.Ancak icra memuru yada müdürünün de görevlendirilmesi sözkonsu olabilir.

Konu ile direk ilgili olmayıp işleyiş hakkında bilgi için aşağıdaki kararların incelenmesi için sunuyorum.

Saygılarımla



T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/6221

K. 2003/9474

T. 28.4.2003

• İHALENİN FESHİ ( Kıymet Takdirine İtirazlar Üzerine Yeniden Keşif Yapılarak Aydınlatıcı Bilirkişi Raporu Alınmadan Eksik İnceleme Yapılması Nedeniyle )

• KIYMET TAKDİRİNİN TEBLİĞİ ( Ayrıca Bildirilmiş Olması Hali Müstesna Olmak Üzere İcra Dosyasındaki Ve Tapudaki Mevcut Adresleri Esas Alınmak Suretiyle Yapılması )

• KESİNLEŞMİŞ KIYMET TAKDİRİ ( Süresinde Şikayet Edildiği Takdirde Kıymet Takdirine İtirazların İhalenin Feshi Davası İçinde İncelenebilmesi )

• DEĞERLER ARASINDA FARK OLMASI ( Taşınmaz Hakkındaki Kıymet Takdiri Farklılığının Giderilmesi İçin Yeniden Keşif Yapılıp Bilirkişi Raporu Alınmasının Gerekmesi )

1086/m.275

2004/m.128,129


ÖZET : Kıymet takdirine itiraz üzerine mercice verilen kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde İcra Tetkik Merciinin kararının ihalenin feshi istemi sırasında incelenmesi mümkündür. Ayrıca kıymet takdirine itiraz edenin payının taşınmazın tamamına oranla az olması hissedar sayısının fazla olması gibi itirazda dikkate alınması yerinde olmayan nedenlerin ret sebebi sayılması doğru değildir.Yargılama sırasında taşınmazın kıymetini 96.423.800.000.000 TL olarak takdir ederken aynı bilirkişinin 2 yıl 2 ay sonra 51.795.628.625.000 TL saptanması yapılan rapora itiraz üzerine incelemenin mutlaka mahallinde ve teknik bilirkişiler aracılığı ile yaptırılıp değerlendirilmesinin zorunluluğunu açıkça ortaya koymaktadır.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : İİK.nun 128/2. maddesi gereğince ve satışa hazırlık işlemleri sırasında icra dairesi taşınmazın kıymetini ehil bilirkişiler aracılığı ile tayin ve tespit ettirirken, taşınmaz üzerindeki yükümlülüklerin kıymete olan etkisi de dikkate alınır. Kesinleşen kıymet takdiri, taşınmazın satışı sırasında İİK.nun 129. maddesinde öngörülen ve satışın en az hangi bedelle yapılacağını saptayan önemli bir işlemdir. Kıymet takdirine ilişkin rapor borçluya, haciz koydurmuş alacaklılara ve diğer ipotekli alacaklılara tebligatın yapıldığı icra dosyasındaki, ayrıca bildirilmiş bulunması hali müstesna olmak üzere, tapudaki mevcut adresleri esas alınmak suretiyle tebliğ edilir ( M. 128/2. cümle 2. )
İlgililer, icra dairesinin kıymet takdiri işlemine karşı şikayet yolu ile İcra Tetkik Mercii Hakimliğine başvurarak düzenlenen raporun gerçeği yansıtmadığını ileri sürebilirler. Yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirinin usulsüz olduğundan bahisle ihalenin feshini talep edemezler. Ancak, kıymet takdirine itiraz üzerine mercice verilen kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı bu gibi hallerde İcra Tetkik Merciinin kararının ihalenin feshi istemi sırasında incelenmesi mümkündür.
İcra Müdürü tarafından satışa hazırlık işlemleri sırasında bilirkişiler aracılığı ile düzenlenen kıymet takdirine şikayet yolu ile İcra Tetkik Mercii Hakimliğine başvurulması halinde, HUMK.nun 275 ve sonraki maddelerine göre çözümü özel ve teknik bir bilgiye dayanan konularda mercice mahallinde yeniden keşif yapılarak ihtisas sahibi bilirkişiler aracılığı ile İcra Müdürlüğünün kıymet takdirine karşı ileri sürülen itiraz nedenleri incelenip denetlenmeli ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.
HUMK.nun 571. maddesi gereğince ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilen hallerde, satış işlemleri İcra İflas Kanunu hükümlerine göre yapılacağından az yukarıda açıklanan usul işlemleri Sulh Hakiminin atadığı satış memuru tarafından yerine getirilecektir.
Somut olayda satış memuru tarafından yaptırılan kıymet takdirine şikayet yolu ile itiraz edilmesine rağmen mahkemece bu itiraz nedenleri mahalline gidilerek keşif yapılıp denetlenmeden ve bir başka incelemeye gerek görülmeksizin reddedilmiştir.
Mahkemece ret kararında bilirkişi raporunun ( detaylı olduğu ve emsal rayice uygun bulunduğu belirtilmiş, ihalenin feshi ile ilgili gerekçeli kararda ise ( .... her işgalcinin, hissedarın durumları, yaptığı yapının vasfı açık ve net şekilde değerlendirilmiştir. Kıymet takdirine 120 kadar itiraz olmuş, bu itirazlar, raporun içerdiği unsurlar ve arazinin orman ve kısmen çalılık vasfı gözönüne alınarak yapılmış olması, Ömerli baraj havzasının koruma alanının, kaçak yapıların yıkılma kararlarının durumları net bir şekilde açıklanarak değerlendirme yapıldığı için yeniden kıymet takdiri yapılması gerekli görülmemiştir ) denilerek kıymet takdirine itirazın neden inceleme yapılmaksızın reddedildiğine açıklık getirilmiştir.
Yukarıda değinildiği üzere kıymet takdiri, taşınmazın satışa hazırlık işlemleri sırasında ve satış memuru tarafından, Sulh Hukuk Mahkemesinde ortaklığın satış suretiyle giderilmesinin gerekli olup olmadığının araştırılması amacına yönelik olarak yapılan keşifte tespit edilenden ayrı bir işlem olup, mutlaka yeniden yapılmalıdır. Buna yönelik itiraz da ( satış memurunun işlemine karşı şikayet ) HUMK.nun 275. maddesi gereğince özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden mahkemece seçilecek bilirkişiler aracılığı ile denetlenip sonuçlandırılmalıdır.
Kıymet takdirine itiraz edenin payının taşınmazın tamamına oranla az olması hissedar sayısının fazla olması gibi itirazda dikkate alınması yerinde olmayan nedenlerin ret sebebi sayılması doğru değildir. Ayrıca, bilirkişilerin konunun uzmanı oldukları ve bir kitapçığa ulaşan raporun ayrıntılı ve gerekçeli bulunduğu... vs. de itiraz üzerine yeniden inceleme yapılmasını engellemez. Zira itirazın değerlendirilmesi Hakimin bilgisi dışında, özel ve teknik bir bilgiyi gerektirmektedir. ( HUMK.nun 275 md. ).
Dairemizin öteden beri sapma göstermeden uygulanan yerleşik içtihatlarına göre, mahkemece kıymet takdirine itirazın somut olaydaki gibi inceleme yapılmaksızın reddedilmesi bozma nedeni sayılmaktadır.
( 12. H.D. 6.10.1994 tarih, 9861/11789 ) ( 12. H.D. 27.10.1995 tarih, 13451/14631 ) ( 12. H.D. 6.2.1996 tarih, 633/1581 ) ( 12.H.D. 10.6.998 tarih, 6625/7089 ) ( Talih Uyar İcra Hukukunda İhale ve İhalenin Bozulması, 2002 baskı-1. cilt sayfa : 1064, 1258, 1023 )
Dairemizin yukarıda özetlenen uygulaması Hukuk Genel Kurulu'nun oybirliği ile verdiği 17.3.1995 tarih, 1999/12-161 E. 1999/148 K. Sayılı kararı ile de benimsenmiş ve uygulamanın sürekliliği yönünde oluşan içtihatlar böylece devam ede gelmiştir.
Ayrıca, inşaat mühendisi bilirkişi Zafer N. tarafından Sulh Hukuk Mahkemesinde sürdürülen yargılama sırasında düzenlenen 14.10.1999 tarihli raporda taşınmazın üzerindeki muktesatla birlikte toplam değeri ( 96.423.800.000.000 TL ) olarak belirlendiği halde, satış sırasında esas alınması mümkün olmamakla beraber, bu raporun düzenlenmesinden yaklaşık 2 yıl 2 ay geçmesine rağmen bu defa aynı bilirkişinin de bulunduğu kurulca satış memurluğuna hitaben düzenlenen raporda değerin ( 51.795.628.625.000 TL. ) olarak saptanması da rapora itiraz üzerine incelemenin mutlaka mahallinde ve teknik bilirkişiler aracılığı ile yaptırılıp değerlendirilmesinin zorunluluğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Mahkemece gerekçeli kararda anılan farklılığa açıklama getirmek amacıyla yer verilen ( satış memurluğuna sunulan raporun denetime açık ve gerçeğe uygun bir rapor olması, kaçak yapılaşmadan oluşması ve arazinin orman, kısmen çalılık ve Ömerli baraj havzasında bulunması... vs ) hususlar mahallinde yeniden yapılacak keşifte bilirkişiler tarafından tartışılması gerekli ve özel uzmanlık alanına giren konular olup inceleme yapılmadan itirazın reddine gerekçe olamaz.
O halde, taşınmazın kıymet takdirine yönelik itirazlar incelemesiz reddedildiğinden ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken şikayetin reddi isabetsizdir.
SONUÇ : Davacı Deniz Yıldızı Denizcilik A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK. 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 28.04.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.
T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/10290

K. 2005/14246

T. 30.6.2005

• ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI ( Satış Memuru Davaya Bakan Sulh Hukuk Mahkemesince Tayin Edildiğinden Onun İşlemlerine Karşı Şikayetleri İnceleme Görevi De Sulh Hukuk Mahkemesine Ait Olduğu )

• SATIŞ MEMURUNUN İŞLEMİNE KARŞI ŞİKAYET ( Ortaklığın Giderilmesi İstemiyle Açılan Davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde Görülmesi Nedeniyle Şikayetleri İnceleme Görevi De Bu Mahkemeye Ait Olduğu )

• GÖREV ( Ortaklığın Giderilmesi İstemiyle Açılan Davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde Görülmesi Nedeniyle Satış Memurunun İşlemlerine Karşı Şikayetleri İnceleme Görevi De Bu Mahkemeye Ait Olduğu )

1086/m.569,570,571


ÖZET : Ortaklığın giderilmesi istemiyle açılan davada HUMK.nun 570.maddesine göre; satış memuru davaya bakan Sulh Hukuk Mahkemesince tayin edildiğinden, onun işlemlerine karşı şikayetleri inceleme görevi de Sulh Hukuk Mahkemesine aittir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : HUMK.nun 569.maddesi uyarınca ortaklığın giderilmesi istemiyle açılan davaya Sulh Hukuk Mahkemesince bakılır ve aynı kanunun 571.maddesine göre de; ihale işlemleri İcra ve İflas Kanunu hükümlerine göre yürütülür. HUMK.nun 570.maddesine göre; satış memuru davaya bakan Sulh Hukuk Mahkemesince tayin edildiğinden, onun işlemlerine karşı şikayetleri inceleme görevi de Sulh Hukuk Mahkemesine aittir. Satışın İcra Müdürlüğünce yapılması, işlemin bir icra takibinden kaynaklanmaması ve İcra Müdürünün satış memuru sıfatıyla görevlendirilmiş olması nedeniyle bu duruma etkili değildir.
Ayrıca, satışı gerçekleştirilen taşınmazın tahliyesi de satışı tamamlayan bir işlem niteliğinde olduğundan olayda İİK.nun 135.maddesinin de uygulanması zorunludur. Dairemizin yerleşmiş içtihadı öteden beri bu şekildedir. O halde Mahkemece, işin esası incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 30.06.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.