Mesajı Okuyun
Old 02-07-2010, 11:54   #2
detay82

 
Varsayılan

Görevli mahkeme, HUMK m.1-8 hükümlerine göre belirlenir. Mahkemenin görevini belirlerken, alacaklının istediği alacak miktarı esas alınır. Bu alacakla birlikte istenen faiz, icra (inkar) tazminatı ve giderler görevli mahkemenin belirlenmesinde dikkate alınmaz (HUMK m.1) İcra ve İflas Hukuku Prof. Dr. Baki Kuru syf. 174
Gelelim itiraz edilen yabancı para alacağının hangi tarihteki döviz kuruna dayanacağına;
Alacak yabancı para, yani döviz ile ifade edimiş ise alacaklı, döviz olarak ilamsız icra takibi yapamaz. Bu alacaklının, isteğine göre döviz alacağını (vae veya fiili ödeme tarihindeki döviz fiyatı üzerinden) Türk parasına çevirmesi ve Türk parası üzerinden takip talebinde bulunması (m.58/3) gerekir (BK m.83, II). Türk hukundaki genel görüş bu olmakla birlikte, Yargıtay yeni bazı kararlarında, yabancı para üzerinden takip yapılabileceğini; alacaklının takip talebinde fiili ödeme günündeki Türk parasını isteyebileceğini ve ancak harcın takip tarihindeki Türk parası karşılığı olarak yatırılıp, sonra tamamlanacağına karar vermektedir. Alacak yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiğinin ve faizinin takip talebinde gösterilmesi gerektiği 4949 sayılı kanun tarafından 58 inci maddenin ikinci fıkrasının üçüncü bendinde yapılan değişiklikle düzenlenmiştir. İcra ve İflas Hukuku Prof. Dr. Baki Kuru syf. 130-131

Sonuç olarak görüldüğü üzere itiraz edilen alacak takip tarihindeki kur olduğundan yasa ve uygulama da zaten gerek icra takibi yapılırken gerekse davalarda yukarıda belirlenen şekilde alacak miktarını göz önüne aldığından davada görevli mahkeme de takip çıktısındaki alacağa göre belirlenecektir, faiz vs. göz önüne alınmayacaktır.

Saygılarımla