Mesajı Okuyun
Old 07-10-2006, 10:20   #71
aeyesilkaya

 
Varsayılan

Sayın kağanulaş,

"ispat etmek" yerine, "kanıtlamak";
"naklettiklerimin" yerine, "aktardıklarımın";
"gaye" yerine, "amaç";
"iştirak etmiyorum" yerine, ""katılmıyorum";
"hatadan rücu etmek" yerine, "hatadan dönmek";
"kaide" yerine, "kural";
"şuur altı" yerine, "bilinçaltı";
"sıhhatli" yerine, "sağlıklı";
sözcüklerini kullanmanız, sizin yanıtınızın 4. paragrafının 4. cümlesiyle çelişki oluşturmuyor mu? "Türetilen ya da üretilen sözcükler benimsendiğinde, karşı çıkanlar da, isteseler de istemeseler de, bunları kullanacaktır." açıklamamı doğrulamıyor mu? Ülkemizde dilimizle ilgili gelişmelerin, sözünü ettiğiniz devlet başakanının davranışıyla, uzaktan ya da yakından, bir ilişkisi var mı? Siz hâlâ bakanlıkları eski adlarıyla mı seslendiriyorsunuz? Örneğin, "Milli Eğitim Bakanlığı" yerine, "Maarif Vekâleti" diyebiliyor musunuz? "Müddeiumumi" yerine, "savcı"yı önerenler dilimize ihanet mi etmişlerdir?

İkinci paragrafınızda, "lisan" sözcüğünü kullandıktan sonra her yerde, "dil" kullanmışsınız. Önce "lisan"; sonra, niçin "dil"?

Jakoben ya da faşizan nitelemeniz yerinde mi, acaba?

Yeni sözcükler üretilir ya da türetilir; bunlardan tutanlar/benimsenenler bizimdir, tutmayanlar düşer gider.

Umarım, bir gün "motor" karşılığı bir sözcük de üretilir ve tutar/benimsenir; üreten de, dilimize ihanet etmiş sayılmaz.

Saygılarımla.