Mesajı Okuyun
Old 14-02-2018, 12:57   #5
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

TMK:MADDE 713/2 'de yazılı "Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükmünde geçen " ölmüş" sözcüğü Anayasa Mahkemesinin 10.03.2011 T. 2009/85 E. 2011/49 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.Anayasa Mahkemesi 17.03.2011 tarihli kararı ile iptal kararının Resmi Gazetede yayınlanmasına kadar yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir.

Yerleşen içtihat ile Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümeyeceğinden yürütmenin durdurulması kararının verildiği 17.03.2011 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zaman aşımı süresinin dolması halinde açılan veya açılacak davalarda iptal kararının uygulanmayacağı kararlaştırılmıştır.

Somut olayda , tapu paydaşları Nesli ,Hüseyin ve Hürmüz'ün ölüm tarihleri ile 17.03.2011 tarihi arasında 20 yıllık süre geçmiş ve bu paylar tapuda mirasçıları adına intikal görmemiş ise taşınmaz davacının 20 yıllık zilyetliğinde olacağından 713 maddedeki diğer koşulların da gerçekleşmesi halinde 713/2'ye göre tapu iptali ve tescil davası açılabilecektir.

Bunun için öncelikle mahkemeden yetki belgesi alınarak adı geçen tapu paydaşlarının "mirasçılık belgelerinin " alınması ondan sonra mirasçıları aleyhine davanın açılması; yada bilinen mirasçıları varsa onlar aleyhine davanın açılıp ondan sonra mahkemeden yetki belgesi alınarak , çıkartılacak mirasçılık belgesi ile diğer mirasçıların da davalı olarak gösterilmesi gerekecektir.