Mesajı Okuyun
Old 10-05-2007, 23:02   #4
halit pamuk

 
Varsayılan

Ayrıca bir hususa daha dikkatinizi çekmek isterim

K.K.m.13 uyarınca açılan davada ya da yapılan savunmaya olayınız üzerinden değerlendirirsek:yapılan sözleşmenin bozulduğunu da ileri sürebilirsiniz.Kanaatimce kadastro tespiti yapılana kadar sözleşmeden tek taraflı olarak dönülebilir. Müvekkilinizin babası da oğuluna temlik yaparak sözleşmeyi bozmuştur.

"
T.C.

YARGITAY

HUKUK GENEL KURULU

E. 1996/1-844

K. 1997/271

T. 2.4.1997

• HARİCİ SATIŞ ( Tapulu yerin )

• TAPULU YERİN HARİCİ SATIŞI

• KAL ( Tapulu yerin haricen satımı )

• HARİCİ SATIŞ SÖZLEŞMESİNİN BOZULMASI

ÖZET :Tapulu taşınmazın harici satışı geçersizdir. Ancak tapulama bölgelerinde mülga 766 Sayılı Kanunun 32/c ve yiirürlukteki 3402 sayılı kanunun 13/B-b maddelerinde öngörülen koşullann gerçekleşmesi halinde harici satışlara değer verileceği kuşkusuzdur. Ne var ki, tapu dışı işleme yönelik sözleşme bozulmuşsa zilyedin değinilen yasa hükümlerinden yararlanma olanağı kalmaz.
DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "müdahalenin meni, kal, Tapu iptali ve tescil" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ayvacık Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine, Karşı davanın kabulüne dair verilen 15.6.1995 gün ve 1993/198- 1995/227 sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine,
Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 20.11.1995 gün ve 1995/14363-15396 sayılı ilâmı;
( ...Dava tapuya dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir. Davalı ise harici satın almaya dayanarak iptal ve tescil istemiş, her iki da-va birleştirilmiştir. Toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre, çekişmeli yerin davacıların tapusu kapsamında kaldığı sabittir. Uyuşmazlık harici satış nedeniyle tapu kaydının hukuki kıymetini yitirip yitirmediği, diğer bir anlatımla; davalının harici satışa dayanan zilyetliğine değer verilip verilmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Bilindiği üzere tapulu taşınmazın harici satışı geçersizdir. Ancak tapulama bölgelerinde yürürlükten kalkmış olan 766 sayılı Yasanın 32/C, halen yürürlükte bulunan 3402 sayılı Yasanın 13/B-b maddelerinde öngörülen koşulların gerçekleşmesi halinde harici satışlara değer verilebileceği kuşkusuzdur. Ne varki, tapu dışı işleme yönelik sözleşme bozuimuşsa zilyedin değinilen Yasa hükümlerinden yararlanma olanağı kalmaz. Dinlenen tanık beyanlanna göre taşınmazın önceki maliki Vahdettin'in harici satıştan hemen sonra çekişmeli taşınmazın davacı kızlarına kayden temlik etmek suretiyle harici satışı bozulduğu anlaşılmaktadır. Esasen davalı fiili durum dışında harici satışı varlığını inandırıcı delillerle ispat etmişte değildir. Hal böyle olunca; elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının kabulü, iptal ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI:
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Taraflar karşılıklı idda ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Davacılar vekilinin temyiz itiraziarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ) bozmada oybirliği sebebinde oyçokluğu ile karar verildi.



İBK.6.6.1997.T ve 94-5 E -97-2K sayılı içtihati birleştirme kararında

"
VIII-TAPU DIŞI SÖZLEŞMELERİN BOZULMASI
Az yukarda açıklandığı üzere, kural olarak tapulu taşınmazların tapu dışı bir yolla mülkiyetinin naklini öngören sözleşmeler geçersizdir. Belirli şartların varlığı halinde Kadastro Kanununda bu sözleşmelere geçerlik tanınmıştır. Kadastro Kanunu, bölgede yürürlüğe girmeden yapılan tapu dışı sözleşmeler tapu kaydının hukuki geçerliliğini koruması kaydıyla süresi ne olursa olsun tek taraflı irade beyanı ile bozulabilir. Kadastro Kanunu bölgede yürürlükte olsa bile, sözleşme tarihinden itiraben on yıllık süre geçmemiş ise, tapu dışı sözleşme tarafların tek taraflı irade beyanı ile ancak ortadan kaldırılabilir. Esasen bu sözleşmeler geçerlik kazanıncaya kadar askıda sayılırlar. Kadastro Kanununun bölgede yürürlüğe girmesiyle, Kanunun yürürlüğünden önce yapılan ve varlığını koruyan sözleşmeler on yıllık süre geçmiş olmak kaydıyla geçerlilik ve bağlayıcılık kazanırlar. Daha sonra bu sözleşmeden tek taraflı olarak dönülemez. Yine, Kanunun yürürlüğünden sonra yapılan tapu dışı sözleşmeler de on yıllık süre geçmiş ise geçerlilik kazanır ve tek taraflı irade beyanıyla ortadan kaldırılamazlar. Hukuken geçerli hale gelmiş bu sözleşmelerin ancak genel hükümlere göre iptali istenebilir.
Kadastro Kanununun bölgede yürürlüğe girmesiyle, önceki dönemde yapılan sözleşmelerin, geçerlik kazanması, daha sonra bu tür sözleşme yapılamayacağı şeklinde yorumlanamaz"

demektedir.