Mesajı Okuyun
Old 03-05-2014, 10:21   #16
Av.MFD

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
12. Hukuk Dairesi

ESAS NO : 2011/11823
KARAR NO : 2011/30344

Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa 3. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : ../../2011
NUMARASI : 2009/...-2011/...
DAVACI : ŞİKAYETÇİ : F..........
DAVALI : S..... A.Ş.,T......... A.Ş.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
492 Sayılı Harçlar Kanunun 28.maddesinin b bendinde düzenlenen tahsil harcı bu yasal düzenleme uyarınca alacağın ödenmesi sırasında tahsil olunur. Anılan yasa uyarınca tahsil harcının sorumlusu borçludur. Borçlu ister kısmen isterse tamamen ödemede bulunsun ödediği paralar İİK.nun yönetmeliğin 57.maddesi uyarınca düzenlenen bir tahsilat makbuzu ile teslim alınarak kasa defterine işlenir. Düzenlenen tahsilat makbuzunun bir nüshasıda ödemede bulunan borçluya verilir. Alacaklının dosyaya yatırılan paraları almak istemesi halinde yine yönetmeliğin 58.maddesi uyarıca düzenlenecek reddiyat makbuzunda kesilecek tahsil harç miktarıda gösterilmek suretiyle "verilmesi lazım gelen paranın"miktarı ayrıca gösterilir ve düzenlenen makbuz alacaklıya imza karşılığında teslim edilir. Burada dikkat edilmesi gereken husus, eğer bir harç alacağı mevcut ise bunun mutlaka her ödeme sırasında tahsil edilmesi gerektiğidir. Devlet tahsil harcını takibe konu asıl alacak üzerinden almaktadır. Kanun harç alacağının tahsilini borcun tamamının ödenmesi şartına bağlamamıştır. Harçlar Kanunu para borçları ile ilgili icra tahsil harcının ister kısmen ister tümden olsun alacağın tahsili sırasında alınmasını öngörmektedir. Bu husus Harçlar Kanununun 32.maddesinde yer alan "Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı" hükmünün de bir gereğidir. (HGK.9.6.2004 tarih 2004/12-336 2004/338). Bu durumda borçludan yapılan her tahsilatta öncelikle harcın mahsup edilerek bakiyesi için alacaklıya ödeme yapılabileceği esastır.
İİK.nun 45.maddesinde "Rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tabi şahıslarda olsa bile alacaklı yalnız rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapabilir. Ancak rehnin tutarı borcu ödemeye yetmezse alacaklı kalan alacağını iflas ve haciz yolu ile takip edebilir."düzenlemesi yer almaktadır.
İİK.nun 152.maddesine göre rehin, satış isteyenin alacağına derece itibarıyla rüçhanı olan diğer rehinli alacakların tutarından fazla bir bedelle alıcı çıkmamasından dolayı satılamazsa veya satılıpta tutarı takip olunan alacağa yetmezse, alacaklıya bütün veya geri kalan alacağı için rehin açığı belgesi verilir. Rehin açığı belgesi borç ikrarını mutazammın senet mahiyetinde dir.
Yukarıda belirlenen kurallar ve yasal düzenlemeler ışığında somut olay incelendiğinde alacaklı T.İ.... vekili tarafından Mudanya Tapu Sicil Müdürlüğünün ....2002 tarih ve ... yevmiye nolu ipotek belgesi ve resmi senet akit tablolarında 28.12.2001, 11.2.2002, 13.2.2002 tarihli genel kredi sözleşmeleri ve kat ihtarnameleri dayanak gösterilerek anılan ipoteğin paraya çevrilmesi istemli takip başlatılmış ve ipotekli taşınmazı ihale sonucu alacağa mahsuben satın alan alacaklı T......Bankasından yalnız kendisine rüçhanlı ipotek alacaklılarının alacakları tahsil edilmiştir.
İpotekli takipte takibin konusu paraya çevrilmesi istenen taşınmazla sınırlı olup ipoteğin içinde müşterek müteselsil borçlanma ve bundan dolayı da borçluluğun devam ettiği iddiaları bu takipte tartışma konusu yapılamaz. Takiple ilgili tahsil harcıda satılan taşınmazın satış bedelinden tahsil edilmelidir. Taşınmaz alacağa mahsuben alacaklı tarafından satın alındığından alıcı sıfatı ile T.......Bankası tahsil harcınıda ödemek zorundadır. Bu ödemeden sonra alacaklının bakiye alacak iddiaları rehin açığı belgesinin ve buna dayanarak yapabileceği takibin konusunu oluşturur. Şikayetçi ipotek borçlusundan satıştan sonra 19.280.90 YTL ve 13.500 YTL tahsil harcı istenmesi yolundaki icra müdürlüğü işlemi yasaya uygun değildir. Sözü edilen işlemlerin ve bunlarla ilgili harç tahsil müzekkerelerinin iptali gerekir.
Mahkemece eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Başkan Üye Üye Üye Üye
E.Uzuner N.Şimşek S.Atalay İ.Altan Z.Turanlı