Mesajı Okuyun
Old 25-06-2022, 15:06   #1
Stj. Avukat Yusuf Binarbaşı

 
Varsayılan Taşınmazlarda Gizli Ayıp-Zamanaşımı-Delil Tespitinin Zamanaşımına Olan Etkisi

Merhabalar;
İçinden çıkamadığım bir hususta tecrübe sahibi meslektaşlarıma danışmak istiyorum.
Malikler 2016 Nisan-Mayıs aylarında Taşınmaz Satış Sözleşmesi yoluyla taşınmazları müteahhit firmadan satın alıyorlar. 2019 yılı itibariyle bloğun bodrumunda ve zemininde bazı kusurlar meydana geliyor. Malikler, 2019 Kasım ayında Delil Tespiti talebinde bulunuyorlar ve bu doğrultuda bilirkişi raporu düzenleniyor. Rapora malikler bir itirazda bulunmazken, davalı yan itiraz ediyor. Zemin için projede belirtilen malzemeden farklı ve fen ve sanat kurallarına uygun olmayan malzeme kullanımından kaynaklı ayıbın oluştuğu, temelin ise olması gereken kot seviyesinden aşağıda bulunduğu bilirkişi marifetiyle tesit ediliyor. Raporda davalı müteahhit firma kusurlu bulunuyor. Eksiklikler ve kullanımı gereken malzemeler tek tek raporda belirtiliyor ve 40000 TL civarında bir masraf gerektiğine kanaat getiriliyor. Malikler delil tespitinden sonra o dönemki şartlar gereği dava yoluna gidemiyorlar. Ayıp giderilemiyor ve bodrumda oluşan tahribat günden güne daha da artıyor. Maliklerlerce; site yönetim toplantılarında bu durum tekrar gündeme geliyor ve şu an dava yoluna gitmeye karar veriyorlar.
Merak ettiğim hususlar şunlar:
Söz konusu açığın gizli ayıp olduğu konusunda bir soru işareti yok diye düşünmekteyim. Bu durumda gizli ayıplar için öngörülen zamanaşımı süresi geçmiş olur mu? 2019 yılından bu yana durum çeşitli yollarla müteahhitte bildirilmiş ancak bir dönüş alınamamış. Yapılan delil tespitinin zamanaşımı yönünde bir etkisi olur mu? 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4.maddesinde düzenlenmiş olan 5 yıllık süre mevcut durumda geçmiş olur mu?
Delil Tespitini talep eden 4 malik varken, şu an dava açma yolunu tercih eden malik sayısı 30. Bu durumda delil tespiti sonucu oluşturan rap o dönem itiraz edilmediği için maliklerin hepsini bağlar mı? Kısmi Dava mı yoksa Belirsiz Alacak Davası yolu mu tercih edilmelidir?
Son olarak bu dava Tüketici Mahkemesinin görevine girmesi sebebiyle, Zorunlu Arabuluculuğa tabi midir?
Şimdiden çok teşekkür ederim, iyi çalışmalar.