Mesajı Okuyun
Old 10-02-2002, 14:08   #3
Erdener

 
Varsayılan

Türkiye'de yargı bağımsızlığını engelleyen ciddi sorunlar vardır. Bu sorunların çözülmesi yargı bağımsızlığını tamamen sağlamasa bile belli bir olgunluğa ulaştırabilecektir. Yargı bağımsızlığının sağlanması için öncelikle,
a)Adalet Bakanlığı'nın bütçeden aldığı pay gerektiği kadar yükseltilmelidir. Çünkü yetersiz bütçe ile yapılan ev barakadan öteye gidemeyecektir. Hedeflenen bir saray olsa bile. Bütçeden ayrılan payın yükseltilmesi en önemli ve birinci şarttır. Bütçeden ayrılacak gerekli pay ile, -Yeteri kadar hakim ve savcı ile adliye personeli kadrosu tahsisi ve çalışanların ücretlerinin yükseltilmesi,- fiziki çalışma koşullarının sağlanması, teknolojik yeniliklerden istifade edilmesi gibi bir çok unsur sayılabilecektir.
b)Yüksek Hakimler ve Savcılar Kurulunun özerkleştirilmesi ve siyasi etkilerden uzak hale getirilmesi,
c)Hakimler ve savcılarle adliye personelinin denetiminin etkinleştirilmesi
d)Adli kolluğun kurulması, belki bütçeden ayrılacak payın yükseltilmesinden sonra önem sırasına göre ikinci sıradadır. Bugün ülkemizde polis ve jandarma ön soruşturma makamı gibi çalışmaktadır. Kendilerini savcılardan bağımsız görebilmektedirler. Bu durum da savcıların soruşturmanın amiri olması ilkesini ihlal etmekte ve hazırlık tahkikatı sırasında araya giren sosyolojik, psikolojik ve siyasi etkenler nedeniyle kolluğun istediği kişiler yargılanmakta, istemediği yargılanmamakta gibi bir sonuç doğmaktadır. Ayrıca kolluk tarafından hazırlanan tahkikatlarda da ciddi suistimallere rastlanabilmekte, işkence, kanuna aykırı delil bulma gibi çok ciddi insan hakları ihlalleri görülebilmektedir. Delil toplamada profesyonel olmayan kolluk çok zaman suçun faili peşinde değil de suça fail yarakma amacıyla çalışmaktadır. Bu şekilde adliyeye intikal eden evraklar nedeniyle de sanıkların tutuklanmaması kolluğu ziyadesiyle üzmekte, kolluk da adliyeyi yıpratmak için propaganda faaliyetine girebilmektedir. Adli kolluğunun bulunmaması yargı bağımsızlığının çok ciddi bir yarasıdır. Adli kolluk kurulmadığı takdirde Türkiye'de daha çok kader mahkumundan bahsedilecek, daha çok aflar çıkacaktır. Yine birçok suçlu cezasını çekmeyecek elini kolunu sallaya sallaya dışarıda kanunsuzluğuna devam edecektir.
e)Memurin muhakematı yasası: Bu yasa yargı bağımsızlığına çok ciddi darbedir. Bu yasa nedeniyle kamu görevlileri (atanmış ya da seçilmiş hepsi dahildir.) aleyhine takibat izne tabidir. Yasayı açıp incelediğiniz zaman bütün kamu görevlilerinin izin neticesinde yargılanabileceği zehabı uyanmaktadır. Fakat bu uygulamada böyle değildir. Çünkü bir kamu görevlisi hakkıda dava açılmadan önce yasada tanımlanan kurumun lüzumu muhakeme kararı vermesi gerekecektir. Bu bir süreçtir. Eğer kurum lüzumu muhakeme kararı verirse bunun idari yargıda denetimi yapılacaktır. Bu da önemli bir süreçtir. Daha sonra dava açılacak yargılama yapılabilecektir ki, bu bir çok kamu görevlisinin işlediği suçun ZAMANAŞIMINA uğramasına neden olmaktadır. Ya da suçun işlenmesinden hüküm tarihine kadar çok uzun bir zaman geçtiği için ceza caydırıcılığını kaybetmektedir. Diğer yandan bu yasada rüşvet, zimmet, ihtilas gibi daha ağır cezaları müstelzim suçlar hariç bırakılmakla birlikte nedense, cumhuriyet savcıları tarafından suçun tavsifi yapılarak yasa dışında kaldığı gözetilmemektedir. Bu suçlar için de izin beklenmektedir.
f)Cumhuriyet Savcılarının hem yasal, hem fiziki açıdan techiz edilmemeleri,
gibi daha bir çok neden sayılabilecektir.
YARGININ İŞLEYİŞİNDE KARŞILAŞILAN SORUNLARDA AVUKATLARIN PAYI VAR MIDIR?
Bu sorunun yanıtına bence olumlu olmalıdır. Bu gün yargı ağır aksak işliyorsa bu avukatların katkılarıyla olmaktadır.
ADALETE GÜVENİN GELİŞMESİNDE AVUKATLARIN HASSASİYETİ:
Toplumda adalete olan güvenin mevcudiyetine en çok ihtiyacı olan kesim avukatlardır. Şöyle ki,
toplumla doğrudan yüzyüze olan kesim avukatlardır. Hakimlik ve savcılık mesleğinin bugünkü yapısında hakim ve savcılar toplumdan ıraktır. Toplumla yüzyüze olan kesim avukatlardır. Bu yüzden de adalete güvenin tesisi hususunda en fazla avukatların çaba sarfettiği kanısındayım.