Mesajı Okuyun
Old 03-12-2008, 10:52   #3
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

YARGITAY

21. HUKUK DAİRESİ

E. 2003/2065

K. 2003/2879

T. 3.4.2003

• HİZMET TESPİTİ DAVASI ( Davacının Davalının İşyerinde Geçen Çalışmalarının Tespitine Karar Verilmesini Talep Etmesi )

• MAHKEMENİN EKSİK İNCELEME YAPMASI ( Mahkemenin Maddi ve Hukuki Olguları Yeterli Derecede Tüm Delilleri Gözönünde Bulundurarak İncelemesi )

• İSTİCVAP ( Davacının Çalışma İlişkilerinin Tespitinde Mahkemenin Gerekirse İsticvap Yapabileceği )

506/m.79,2,3,9

1086/m.288

ÖZET : Yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/8. maddesi olan bu tür davalarda, öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren, tarafından verilip verilmediği, ya da çalıştıklarının kurumca tesbit edilip edilmediği yöntemince araştırılmalıdır.Yukarıda açıklanan hususlar, yeterli ve gerekli bir araştırmayla ve deliller hep birlikte değerlendirilerek aydınlığa kavuşturulduktan sonra o çalışmanın sigortalı çalışma niteliğinde olup olmadığı, ya da ne zaman bu niteliğe kavuştuğu yönü üzerinde durulmalı ve çalışmayı kapsama alan yasanın yürürlük tarihinden sonraki dönem için hizmetin tespitine karar verilmelidir.
Öte yandan; hak düşürücü süre yönünden de, açıklanan tüm belgelerin celbinden sonra inceleme yapılarak sonucu varılacağı da ortadadır.
Söz konusu fiili ve hukuki gerekçeler ve özellikle 506 sayılı Yasa'nın M: 79/8, 2-9 hükümleri de dikkate alınmadan eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
DAVA : Davacı, davalılardan işyerine ait işyerinde 1.9.1984-31.12.1997 tarihleri arasında sürekli olarak geçen çalışmalarının tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalılardan Kurum vekili ile diğer davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Hacer Pat tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi:
KARAR : Davacı, davalıya ait işyerinde 1.9.1984-31.12.1997 tarihleri arasında sürekli çalıştığının tesbitini istemiştir.
Mahkemece istek kısmen, hüküm altına alınmış ise de bu sonuç eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olup, yerinde değildir.
Gerçekten bu tür hizmet tesbitine yönelik davaların kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi icabettiği, Yargıtayın ve giderek Dairemizin yerleşmiş ictihadı gereğidir. Yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/8. maddesi olan bu tür davalarda, öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin, işveren, tarafından verilip verilmediği, ya da çalıştıklarının kurumca tesbit edilip edilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu yasal koşul oluşmuşsa işyerinin o dönemde gerçekten var olup olmadığı, Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli daha sonra çalışma iddiasının gerçeğe uygunluğu özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır. Çalışma olgusu her türlü delille ıspatlanabilirse de çalışmasının konusu, sürekli kesintili mevsimlik mi olduğu, başlangıç ve bitiş tarihleri ve alınan ücret konularında tanıkların sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazan uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre isticvap olunmalı, işyerinin kapsam kapasite ve niteliği ile bu beyanlar kontrol edilmeli, mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlendikten sonra ücret konusu üzerinde durulmalı tesbiti istenilen sürenin evvelinde ve sonrasında beyyine başlangıç sayılabilecek ödeme belgeleri ve sair bu nitelikte bir belge yoksa Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunun M.288 de yazılı sınırları taşan ücret alma iddialarında yazılı delil aranmalı bu sınırlar altında kalan ücret alma iddialarında ücret miktarları tanıklardan sorulmalı 506 sayılı Kanunun madde. 3 B ve D de olduğu gibi ücretin sigortalı sayılmanın koşulu olan durumlarda ücret alma olgusunun var olup olmadığı özellikle saptanmalıdır. Bu davalarda işverenin kabulünün tek başına hukuki bir sonuç doğurmayacağı gözönünde tutulmalıdır.
Yukarıda açıklanan hususlar, yeterli ve gerekli bir araştırmayla ve deliller hep birlikte değerlendirilerek aydınlığa kavuşturulduktan sonra o çalışmanın sigortalı çalışma niteliğinde olup olmadığı, ya da ne zaman bu niteliğe kavuştuğu yönü üzerinde durulmalı ve çalışmayı kapsama alan yasanın yürürlük tarihinden sonraki dönem için hizmetin tespitine karar verilmelidir.
Öte yandan; hak düşürücü süre yönünden de, açıklanan tüm belgelerin celbinden sonra inceleme yapılarak sonucu varılacağı da ortadadır.
Söz konusu fiili ve hukuki gerekçeler ve özellikle 506 sayılı Yasa'nın M: 79/8, 2-9 hükümleri de dikkate alınmadan eksik araştırma ve incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden işverene iadesine 3.4.2003 gününde oybirliğiyle karar verildi.