Mesajı Okuyun
Old 17-12-2008, 01:51   #124
Admin

 
Varsayılan

Boşanma davaları ağırlıklı çalışmak gerçekten çekilir çile değil! Bu davaları sıkça alan meslektaşları bir tür "gönüllü psikolog + sosyolog" olarak görüyorum. "Psikolog"lar çünkü psikologların uğraştığı kadar psikolojik sorun, sıkıntı, üzüntüyle, depresyon, paranoya ile uğraşıyorlar. Sosyologlar çünkü psikologlar tek kişinin derdiyle uğraşırken, boşanma avukatları her iki eş + çocuklar + eşlerin aileleri + eşlerin yakın arkadaşları + ailelerin yakın arkadaşları gibi "küçük bir toplum" üzerinde (zoraki) çalışmak durumunda kalıyor. Gönüllü uğraş, çünkü psikologlar seans başı ücret alıyorken, siz 24/7 cep telefonu ile ücretsiz hizmet veriyorsunuz, üstelik birçok olayda da bir kaç hafta sonra "biz barıştık avukat bey/hanım, başınızı ağrıttık özür dileriz" son telefonunu alıp ücret almadan dosyayı rafa kaldırıyorsunuz.

Bence "ben boşanacağım, avukata gidiyorum!" diyen kişiler için şöyle bir yasal düzenleme yapılmalı:
1- Doğrudan avukata gitmek yasaklanmalı!
2- Boşanmak için avukat tutmak isteyen bir kuruma gidip, avukat tutmak istediğini yazılı olarak beyan etmeli ve kurum "sembolik" bir ücret almalı.
3- Bu beyanın ardından 3 hafta geçmeden dünya üzerindeki hiçbir avukatla görüşmelerine izin verilmemeli ve dahi THS erişimleri kapatılmalı!

3 hafta sonra hala boşanmak için avukatla görüşmek isteyenlere özel bir başarı plaketi verildikten, istedikleri avukatla görüşmeleri sağlanmalı. Fikrini değiştirenlerin yatırdığı ücret ise Hazineye gelir kaydedilmeli. Bu şekilde her "Ben boşanacağım, avukata gidiyorum" beyanından 1-YTL alsanız, dünyanın en büyük Adalet Sarayını inşa eder, artan parayla avukatların istişare+vekalet ücretlerini karşıladığınız gibi, gerçekten boşananlara da nafaka bile bağlarsınız!