Mesajı Okuyun
Old 26-01-2003, 01:01   #1
Admin

 
Soru Cumhuriyet Savcıları Ve "bağımsızlık"

[summary]Cumhuriyet Savcısı Sayın Sacit Kayasu'nun email grubumuza gönderdiği veda yazısını okudunuz mu?

Site üyelerimiz Sayın Savcının yaşadığı olaylarla ilgili kendisini haklı bulup bulmadıklarını da bu konudaki anketimizde oy kullanarak ifade edebilirler.[/summary]Katılabilirsiniz ya da katılmayabilirsiniz ancak "bağımsız" olması gereken, bağımsız olduğuna inandığımız Cumhuriyet Savcılarımızın içinde bulundukları durum kendi ifadeleriyle böyle:

Alıntı:

Yazan Sacit Kayasu 23.Ocak.2003
27 mart 2000 tarihinde,Kenan Evren hakkında,darbe yaparak
anayasa düzenini bozduğu ve TCK 147.maddeyi ihlal ettiği için
iddianame tanzim ettiğimde,bir takım kişi ve kuruluşların bu girişimi
engellemeye çalışacağını ve başıma bir şeylerin geleceğini
biliyordum.Zira,sadece suç duyurusunda bulunduğum ve bunu,başıma
herhangi bir şey gelmesin diye,savcı kimliğimle değil,vatandaş
sıfatıyla yaptığım halde,soruşturma geçirmekten kurtulamamıştım.
Ancak,savcı olarak iddianame tanzim ettiğimde,bu iddianamenin
işleme konulmayacağını ve iddianamemin şikayet dilekçesi kabul
edileceğini aklıma bile getirmemiştim.Tek korktuğum,iddianame işleme
konulmadan beni ikna etmeye çalışacakları ve iddianameyi geri almaya
zorlayacakları idi.Bunu sağlamak için de,hazırlık dahil hiç bir yere
kaydını yapmadan evrakı bekletip,benim bunu geri almamı
isteyeceklerdi.Buna meydan vermemek için de,iddianameyi basın
mensuplarına göstermiş ve böylece sözde tedbirimi almıştım.
Olay basına yansıdığı halde hem iddianamem işleme konulmayıp
şikayet dilekçesi gibi değerlendirildi,hem de iddianame tanzim
etmişim gibi hakkımda görevi kötüye kullanmaktan dava açıldı.Bu
davadan da mahkum oldum.Üstelik bununla da kalmadı ve ayni
iddianamede silahlı kuvvetlere hakaret ettiğim ileri sürülerek bu
suçtan da cezalandırıldım.Halbuki TCK 79.maddaye göre,bir kişi ayni
fiille birden fazla suç işlerse,en ağır cezayı gerektiren fiilden
cezalandırılır.Bu da,o kişinin gerçekten suçlu olması halinde söz
konusu olabilir.Ben görevimi yaptığım için suçlu olamam,çünkü
savcının görevi,suçlu olduğunu bildiği kişiler hakkında iddianame
tanzim ederek onların yargılanmasını sağlamaktır.Ben de bunu
yaptım.Buna rağmen bana iki ayrı ceza verildi.İddianame tanzim
ettiğinden dolayı mahkum olan başka bir savcı var mı bilmiyorum,ama
ben mahkum oldum.Üstelik,tanzim ettiğim iddianame işleme
konulmadığına göre,ortada iddianame de olmaması gerektiği halde
mahkum oldum.
İşin bir de disiplin yönü vardı.Önce,21.4.2000 tarihinde,yani
bundan üç sene önce ve iddianameyi tanzim ettikten yaklaşık bir ay
sonra açığa alındım.Bu karar iki ayda bir uzatıldı ve o tarihten beri
açıktayım.Açığa alınmam ceza davaları sebebiyle olduğu ve hakkımda
devam eden hiç bir ceza davası kalmadığı halde,bu süre yeniden
uzatıldı.Diğer taraftan,ceza davalarının bitmesi sebebiyle,disiplin
soruşturmasının da bitmesi gerekiyordu,bu sebeple de yer değiştirme
cezası vererek disiplin dosyasını kapatmak istediler.Disiplin cezası
verilmesinin sebebi,tanzim ettiğim iddianame...ceza almamın sebebi de
tanzim ettiğim iddianame...Tanzim ettiğim iddianame nerde?Şikayet
dilekçesi niteliğinde kabul edildiğinden böyle bir iddianame
yok.Böyle bir iddianame yoksa benim aldığım disiplin cezası ile
mahkumiyetlerim ne oluyor?Onlar da mı yok sayılıyor?Hayır,onlar
sicilime işlendi bile...Yani birisini mahkum ediyorsun ve gerekçe
olarak da,falanı öldürdüğün için,diyorsun ama öldürüldüğü iddia
edilen adamın cesedi ortada yok.Olsun diyoruz,adam da ortada
olmadığına göre,öldürmediğini sen isbat et,onun gibi bir şey işte...
Peki bu olanlarda asıl suçlu kim biliyor musunuz?SİZ
SUÇLUSUNUZ.Çünkü,Türkiye'nin gerçekten demokratik bir hukuk devleti
olması için,ben,başıma gelebilecekleri tahmin ederek ortaya
çıktım.Benim başıma gelecekler önemli değildi,yeter ki hukuk herkese
uygulanabilsin ve bunun için kurban gerekiyorsa bu da ben olayım.Ama
kimse silahının,makamının veya sıfatının arkasına saklanarak hukuku
çiğneyemesin.Çiğnerse de cezasını göreceğini bilsin.Bunun için
iddianameyi basın mensuplarına gösterdim.Bütün Türkiye'nin bu davadan
haberi oldu.Peki oldu da ne oldu?Kocaman bir hiç...Sonra da kalkıp
yine demokrasi nutukları atıldı,hukuk devleti istendiğinden
bahsedildi falan filan...Ama kimse bu davanın üstüne gitmedi,bu savcı
ne oldu diye sormadı.İddianame nasıl olur da işleme konulmaz
demedi.Bu memlekette anlı şanlı profesörler var,aslan sosyal
demokratlar,insan haklarından dem vuranlar var.Var da var,say
sayabildiğin kadar,ama adam olan adam yokmuş ki,işin hukuki boyutu ne
televizyonlarda ne gazetelerde ne siyasi partilerde veya başka yerde
gündeme getirilmedi.
Bütün bunlara rağmen ben,aptal gibi üç yıldan beri internet
köşelerinde mektup üstüne mektup yazarak çözüm yolları
üretmeye,insanlarımızı birleşmeye ve bir şeyler yapmaya davet
ediyorum.Akıl üretip fikir tüketiyorum yine de nafile...Kimsenin
rahatından vazgeçmeye niyeti yok.Koltuklar sıcak,rahat tatlı,para
cazip...Kimse bir şeyini kaybetmek istemiyor.Tabii ki herkes
haklı,herkes benim gibi enayi değil ki...Üç yıldır maaşımın üçte biri
kesiliyor,terfii edemiyorum ve ilelebet de edemiyeceğim...Ceza üstüne
ceza alıyorum ve şimdi de sürgüne gönderiliyorum.
Bu sürgün (veya yer değiştirme) cezası benim alacağım son
ceza olacaktır.Çünkü bundan sonra bu millet için hiç bir şey
yapmam...Üç yıldır yaşadığım hücre hapsinden sonra zaten başka bir
ceza vermeselerdi de parmağımı bile kıpırdatmaya niyetim yoktu,şimdi
hiç kıpırdatmam.Bütün eziyeti ve sıkıntıyı ben çekeceğim,sen de
karşıma geçip,enayiye bak diye güleceksin.Maalesef bu millet beni
enayi yerine koydu.Çünkü yapılanların kendisi için olduğunu bildiği
halde,bana ve davama sahip çıkmadı.İçinizde hukukçu olanlardan hadi
bir tanesi mertçe çıksın ve desin ki,arkadaş sen yanlış veya yalan
söylüyorsun.Bahsettiğin olaylarda sen haksızsın...Ama DİYEMEZ,ÇÜNKÜ
BEN HAKLIYIM.Buna rağmen bana en ufak bir destek gelmedi.Çoluk çocuk
hepimiz perişan olduk,bir gün bile kapımızı çalıp da halin nedir
diyen kimse çıkmadı.Meslekdaşlarım beni gördüklerinde başlarını
çevirdiler,vs.vs..
Ben de bu kadar enayilik yeter diyorum ve hepinize veda
ediyorum.Çünkü yer değiştirme cezasıyla da olsa göreve iade
edileceğim için,yazdığım ve yazacağım her yazı soruşturma konusu
olacaktır.Benim ise bu her şeye müstehak millet için tekrar sıkıntıya
girmeye niyetim yok.Çünkü buna değmezmiş.
Bir daha yazışmamak üzere,hoşçakalın. 23.1.2003


Mesajın orijinali yazarı tarafından Hukuk email grubumuza gönderilmiştir.

Yorumların olayın "hukuki" yönüyle sınırlı kalmasını rica ederim..