Konu: Uyarlama
Mesajı Okuyun
Old 25-06-2002, 00:08   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Mahçup uyarlama

ALINTI
-----------------------
Yargıtay’ımız da kararlarında çağdaş hukukun bir gereği olan uyarlama istemlerine olumlu yakalaşmakta ve kararlılıkla aşağıdaki gerekçeleri savunmaktadır. “Karşılıklı sözleşmelerde edimler arasındaki dengenin olağanüstü değişmeler yüzünden alt üst olması, borcun ifasının güçleşmesi durumunda "İŞLEM TEMELİNİN ÇÖKMESİ" gündeme gelir. İşte bu bağlamda Yargıç , somut olayın verilerine göre, alacaklı yararına borçlunun edimini yükseltmeye veya borçlu yararına onun tamamen veya kısmen edim yükümlülüğünden kurtulmasına kara verilebilir ve müdahale ederek sözleşmeyi değişen koşullara uyarlar.
Sözleşmenin yeni durumlara uyarlaması yapılırken önce sözleşmede daha sonra yasada bu hususta intibak hükümlerinin bulunup bulunmadığına bakılır. Sözleşmede ve kanunda hüküm bulunmadığı takdirde sözleşmenin değişen hal ve şartlara uydurulmasının gerekip gerekmeyeceği incelenir. Bazen de sözleşmede olumlu ve olumsuz intibak kaydı bulunmakla beraber, bu kayda dayanarak sözleşmenin kayıtla birlikte aynen uygulanmasını talep etmek M.K. Md. 2/2 hükmü anlamında hakkın kötüye kullanılması manasına gelebilir.
Böyle bir durumda sözleşmedeki intibak kaydına rağmen edimler arasında aşırı bir nispetsizlik çıkmışsa uyarlama yine yapılmalıdır. İşlem temelinin çöküşüne ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesinde kaynak olarak Medeni Yasa’nın 1, 2 ve 4 ncü maddelerinden yararlanılacaktır. İşlem temelinin çöktüğünün dikkate alınması dürüstlük kuralının gereğidir. Diğer bir anlatımla durumun değişmesi halinde sözleşmede ısrar etmek dürüstlük kuralına aykırı bir tutum olur. Değişen durumların sözleşmede kendiliğinden bulunan sözleşme adaletini bozması halinde, taraflar bu haller için bir tedbir almadıklarından, sözleşmede bir boşluk vardır. Bu boşluk sözleşmenin anlamına ve yan istençlerine (taraf iradelerine) önem verilerek yorum yolu ile ve dürüstlük kuralına uygun olarak doldurulur. (Mk. Md. 1) Bu yönteme sözleşmenin yorum yoluyla düzeltilmesi ya da değişen hal ve koşullara uyarlanması denilir. Uyarlama daha çok ve önemli ölçüde uzun ve sürekli borç ilişkilerinde söz konusu olur.”
Her istemle sözleşmeyi değişen hal ve koşullara uydurmak olanağı yoktur. Aksi halde özel hukuk sistemimizde geçerli olan "irade özgürlüğü" sözleşme serbestisi "ve sözleşmeye bağlılık" ilkelerinden sapma tehlikesi ortaya çıkar. Sözleşmeye elatma (müdahale) kurumu ayrık (istisnai) ikinci derecede (tali) yardımcı niteliktedir.
“ Sözleşme kurulduktan sonra onun ifadesi sırasında ortaya çıkan olaylar olağanüstü ve objektif nitelikte olmalıdır. Az yukarıdaki örneklenen olaylarda olduğu gibi. Yine değişen hal ve şartlar nedeni ile tarafların yüklendikleri edimler arasındaki dengenin aşırı ölçüde bozulmuş olması baş koşuldur.” Ayrıca
Uyarlama isteyen yanın olağanüstü hal ve koşulların çıkmasına kendi kusuru ile neden vermemelidir.
Değişen hal ve koşullar yanlarca önceden öngörülebilir; beklenebilir; Olağan ve hesaba katılabilen nitelikte olmamalı ya da olaylar, öngörülebilir olmakla beraber bunların sözleşmeye etkileri kapsam ve biçim bakımından bu derece tahmin edilmemelidir. Eş söyleyişle; sözleşmenin yanlarından birine yükletilmesi gereken tehlike(riziko) sınırı nesnel (objektif) olarak aşılmış olmak gerekir

Uyarlama daima yardımcı bir çözüm olarak düşünülmelidir. Sözleşmeye yazılan özel hükümler yorumlanıp tarafların sağladığı hak ve yararlar, değerlendirilmeli, ekonomik değişikliklerin (Enflasyon, Devalüasyon) etkileri, somut olayın özelliği ile belirlenecek tüm objektif ve sübjektif hal ve koşullar kıymetlendirilmeli, uyarlama yapılması kanısına kavuşulursa, sözleşmedeki intibak boşluğu hak ve nesafet, doğruluk, dürüstlük kuralları (MK. MD. ;2/1) ışığında yasa boşluğunda olduğu gibi MK .Md. 1 deki yetki kullanılarak doğrudan kendisini yaratıp takdir ettiği bir kuralla yargıç tarafından doldurulmalıdır.
Sonuç olarak ; ekonomik koşullarda, aşırı enflasyon, para değerinin büyük ölçüde düşmesi vb. nedenlerle meydana gelen olağanüstü değişiklik ve dolayısıyla güçlükler, edimin olduğu gibi yerine getirilmesini borçludan beklenemez duruma getirmişse, doğruluk ve dürüstlük kuralları gözönünde tutularak "işlem temelinin çökmesi ya da sarsılması ilkesi" uyarınca sözleşme yeni durumlara uyarlanır.
Bu konuda Yargıtay’ımız Çağdaş Hukuk örneği sergilemiş ve dövize endeksli borçların günün hal ve koşullarına uyarlanabileceğine ilişkin kararlar vermiştir. Aşağıda bu kararlardan birkaçını okurların bilgisine sunmaktayım...

celalulgen@superonline.com
Yazarın Notu: Yazarın “Dövizle Borcu Olanlar İçin UYARLAMA DAVALARI” adlı bir kitabı yayınlanmıştır