Mesajı Okuyun
Old 26-10-2013, 18:45   #2
Av. Gamze Akderin

 
Varsayılan

Sayın nopasaran,

Daha bu hafta bir meslektaşım ile aynı konuyu konuşmamız sebebi ile sorunuz dikkatimi çekti.

Meslektaşım da sizin gibi aynı durumda bulunmaktadır. Müvekkili soruşturma ve kovuşturma aşamasında mağdur konumundadır ve sadece Yargıtay incelemesi aşaması 4 yıl sürmüştür...

Kendisi de bu sebepten dolayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini belirtmiştir.

Ben de aynı şekilde mağdurun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurması önünde bir engel olmadığını düşünüyorum. Kaldı ki;

G) UYGULAMADAN KAYNAKLANAN İHLALLER
Uygulama sorunu sayılabilecek olan yaygın ihlal türleri; davaların makul sürede bitirilememesi, yeterli ve haklı kuşkuya dayanmayan gözaltına alma eylemi, cezaevlerinde veya gözaltında onur kırıcı muamele, duruşmanın aleniliği, şahitlerin dinlenilmesi ve karşı delillerin araştırılması, savunma imkanı verilmesi, avukat temini gibi adil yargılama konularında görülmektedir. Esasında bu hak. ihlalleri iç hukuka da aykırıdır. Yani kamu personelinin ihmali veya görevini kötüye kullanımları sonucu kanuna aykırı olarak, sözleşme ihlali yapılmaktadır.
AİHM' ne başvurabilmek için iç hukuk yollarının tüketilmiş olması şartı da, kamu görevlilerinin uygulamalarından kaynaklanan ihlalin, ulusal makamlara başvurularak önlenmesi içindir. Bununla mağduriyetinin iç hukuk yoluyla tazmin edilmesi amaçlanmıştır. Ancak iç hukuk kuralları uygulamadan kaynalanan ihlali gideremez ve tazmin edemezse AİHM' ne başvurulabilmektedir.

Ayrıca aşağıdaki linki de bir gözden geçirmenizi öneririm

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=84111


Saygılarımla