Mesajı Okuyun
Old 05-03-2007, 11:49   #11
Seher

 
Varsayılan

Hırsızlık tazminatsız çıkış sebebi ama...

Mahkemesi devam ettiği için ismini açıklamayacağımız bir okuyucumuzun başından geçen bir olaydan yola çıkarak bugünkü yazımızı şekillendirdik. Okuyucumuz, çalışan bir işçisinin iş akdini hırsızlık gerekçesi ile sonra erdirmiştir. Aradan iki yıl sonra işçi dava açarak kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmıştır. Yerel mahkemenin kararını Yargıtay onayarak kesin hüküm haline gelmiş. Olay burada bitmiyor. İşçi tazminat davsından sonra birde hizmet tespiti davası açıyor. Hizmet tespiti davası sonucu ne olur? Bu sorunun cevabını arıyor.

Hırsızlık fesih sebebi
Söz konusu olayda işveren hırssızlık yapan işçinizin iş sözleşmesini haklı olarak feshetmiştir. İş Kanunu’nun 25’inci maddesinde “İşverenin Haklı Nedenle Derhal Fesih Hakkı” düzenlenmiştir. Söz konusu maddenin ikinci fıkrasının (e) bendinde “işçinin, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması” halinde iş sözleşmesinin işveren tarafından derhal sona erdirebileceği hükme bağlanmıştır.
Kanunun madde metni çok açık ve anlaşılır olmasına rağmen, uygulamada işçinin hırsızlık yaptığının tespit edilmesi bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.

Suç duyurusunda bulunun
Bir kişiye hırsızlık suçunu isnat etmek, ağır sonuçları olan bir durumdur. Bunun için iş mahkemeleri, önüne gelen olaylarda özellikle hırsızlık olaylarında, fiilin işlendiği tarihten itibaren altı işgünü içinde “Cumhuriyet Savcılığı”na suç duyurusunda bulunulmasını istemektedir. Savcılık soruşturması yapılmadan işveren tarafından tek yanlı olarak “hırsızlık suçlaması” ile iş sözleşmesi feshedilen işçilerin kıdem, ihbar vb. alacaklarının ödenmesine karar verilmektedir.
İlk bakışta anlaşılması zor gibi görülen bu uygulamanın hukukun genel prensipleri ve ceza hukuku açısından çok önemli sonuçları bulunmaktadır. Mahkeme kararı olmadan bir kişiye “suçlu” sıfatını koymak hukuken mümkün değildir. İşçinin iş akdini sonlandırmak isteyen kişilerin böyle bir durumu kötüye kullanma ihtimali olduğunu unutmamak lazım.
Okuyucumuzun başına geçen olayda anladığım kadarıyla savcılık soruşturması olmadan tek taraflı olarak iş sözleşmesi feshedilmiştir. İşçi de bu durum karşısında iş mahkemesinden, işçilikten doğan tazminat haklarının alınmasını talep etmiştir. İşveren olarak hırsızlık yapan işçiye kıdem, ihbar vb. tazminat ödemek kolay değil. Ancak, savcılık soruşturmasına dayanmayan böyle bir suç isnadı hukuken geçerli sayılmamaktadır.