Mesajı Okuyun
Old 13-06-2014, 11:29   #10
mehmetardic

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avukat Hakan Eren
Sayın meslektaşım,

Yargıtay böyle demişse büyük hata yapmış demektir.

Çünkü yasa "fiili oranlara" degil "ilan edilen en yüksek oranlara" atıf yapmaktadır.

Uzun süredir bu şekilde karar veriyor Yargıtay.
Bence haklılık payı da yok değil.
Yasa 'mevduata uygulanan en yüksek faiz' diyor.Fiili yada açıklanan resmi rakamlar gibi bir ayrım yapmıyor.
Kaldı ki fiilen uygulanan oranlarla MB'nin açıkladığı oranlar arasında yaklaşık %100 gibi büyük bir fark var.
Sıklıkla işçi alacaklarında karşılaştığımız bu durum, fiili oranlarla karara bağlanıyor.
Bana mantıklı gelmesinin sebebi de, işçi/alacaklı, o alacağını zamanında almış olsaydı bile, MB'nin açıkladığı %20 vb oranı fiiliyatta hiç bir bankadan alamayacak iken sadece açıklanan ama hiç bir yerde uygulanmayan bir oran sebebiyle borçludan alabilecektir. Bu bence haksız kazanç niteliğinde olacaktır.
MB'nin açıkladığı oranlar zenginleşme aracı olarak kullanılacaktır.
Tarafların haklarını eşitlik ilkesi ile korumaya çalışacaksak Yargıtay'ın kararı bence doğru bir karar.
Ancak bu oranların MB tarafından açıklanması, net olarak tespit edilebilir olması gerekmektedir.
Kaldı ki, son dönemde bankalarca şube faiz oranı / e-faiz oranı gibi 2 farklı oran sunulmakta müşterilere..Bu durumda biz hangi faiz oranını kabul edeceğiz? İki oran arasında da yarı yarıya bir fark var!?