Mesajı Okuyun
Old 15-12-2006, 18:48   #22
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Mesaj Sahibi:Glocher
Alıntı:
Zamanimin kisitli olmasi acisindan sorulariniza nacizane yanitimi biraz geciktirecegim, görüsmek üzere…


Sayın GLocher,

Alıntı yaptığım cümleniz nedeniyle ben sorularıma başlamak istiyorum.

Alıntı:
Egitimsiz kimse yoktur, yanlis egitilmis kimse vardir. Egitim ailede baslar, cocuk ilk sosyal iliskilerine basladigindaysa egitiminin tatbikatina gecer: ana okullarinda, ilkokulda, orta ögrenimde ve nihayet mesleki beceri ve uzmanlik ögrenimine basladigi yüksek ögrenim kurumlarinda egitimi devam eder. Her mesleki egitimin bir etik yönü vardir.
Insanda siddet egiliminin, ya da diger davranis bozukluklarinin, ruhsal dengesizliklerin temeli ailede atilir.

Evet kesinlikle haklısınız, eğitim ailede başlamakta, okulda devam etmektedir.Aileyi kim eğitmektedir? Onların ailesi(Büyükbaba, büyükanne)değil mi? Benim babam ilkokul mezunu, annem ise ilkokula hiç gitmemiş...Neden annem okula dahi gitmemiş biliyor musunuz? Çünkü annemden 4 yaş büyük ablası ölünce, kendisini nüfusa yazdırmamışlar. Nüfus yaşı 7 olduğunda okula götürmüşler, kayıt yapılmamış; çünkü biyolojik yaşı henüz 3 imiş. Biyolojik yaşı 7 olduğunda ise, okul müdürü nüfusta 11 görünüyor, almam demiş...Sonra anneannem "okuyup da oğlanlara mektup mu yazacaksın, boşver" demiş...Sizce suçlu kim? Annem mi? Anneannem mi? Bundan 70 yıl önce, okumanın erdemini onlara kim öğretmeliydi? Onları kim eğitmeliydi?

Eğitim okulda devam etmektedir diyorsunuz. O da çok doğru bir söz...Ancak devamında
Alıntı:
nihayet mesleki beceri ve uzmanlik ögrenimine basladigi yüksek ögrenim kurumlarinda
diyerek çok güzel bir ütopyadan sözetmektesiniz. Hangi üniversitede mesleki beceri ve uzmanlık öğrenimi verilmektedir? Almanya'da böyle mi acaba? Ama en azından THS'deki bazı forumları takip ederseniz kimseye mesleki formasyon verilmediğini göreceksiniz. Hukuk Fakültesini bitirinceye kadar; bırakın duruşmaya girmeyi, tebligat zarfını dahi görmemiş olanlar bulunmaktadır.

Okullarda eğitim ve öğretimi kim verecek Sayın GLocher? Bugün Sayın Admin posta kutusuna gelen bir e-maili yayınladı.İlkokul 7 inci sınıf öğrencisinin yazdığı mektubu okuyun lütfen...Okullarımızdaki eğitim sistemi hakkında bir parça fikir sahibi olabilirsiniz. Mesajınızda sözünü ettiğiniz bilimadamı Watson, ülkemizdeki eğitim sisteminde nasıl, avukat ,doktor vs yetiştireceğinin garantisini verecektir. Çok iyi toto oynuyor olmalı...Mesajım çok uzun olacağı için elimden geldiğince kısa kısa değiniyorum. Çünkü tartışılacak çok şey yazmışsınız. Cevap verirseniz, detaylara gireriz.

Alıntı:
Oysa gercek amaclari bu fakir ülke insanlarina yardim etmek olsa, bu ülkelere sanayi götürürler, okullar insa ederler, üniversiteler acarlar.

Sayın GLocher keşke şöyle deseydiniz... O insanlara balık vermeyelim, balık tutmasını öğretelim. Ama siz sömürgeci(Haklı olarak)dediğiniz ülkelere neyi öneriyorsunuz farkında mısınız? Gelin yoksul ülkelerin yeraltı-yerüstü kaynaklarını sömürün. Doğal hayatını tahrip edin. Evet biraz da istihdam yaratmış olursunuz ama çil çil dolarları yanınızda götürmüş olursunuz diyorsunuz. Sizin akıl vermenize gerek yok, onlar zaten bunları yapmaktadır. Anti-sömürgecilik anlayışınızı sevmedim.

Sayın GLocher,

Bir yandan
Alıntı:
Siddet sorunu sicacik evlerimizde, bilgisayarlarimizdan siddet gösteren -erkeklere diyelim-, bas bas bagirip hakaret ve lanet yagdirmakla cözülmez.
diyorsunuz; bir yandan da eylem yapan insanları suçluyorsunuz.Ve diyorsunuz ki;
Alıntı:
Sadece mor catilarla, doktor yardimlariyla, cocuk bakim olanaklariyla, her firsatta ellerine bayrak alip sokaga firlayan, feminizmi dillerinden düsürmeyen, aslinda da feminizmi amacindan saptiran, fanatik, can sikintisindan bosluk doldurmak

Açıkçası kafam karıştı...Şu ana dek sizin alıntılarınızla benim yazdıklarımı alt alta getirince şöyle bir tablo ortaya çıkmaktadır.

1- Çocuğun eğitiminde ailenin yeri çok önemlidir. Ancak öncelikle aile eğitilmelidir. Ama bunu devlet yap(a)mamaktadır.

2- Çocuğun eğitiminde daha sonra okul gelmektedir. Ancak eğitim sistemimiz ortadadır. Bu bakımdan herkes başının çaresine bakmalıdır.

3- Evimizde sıcak ortamda oturup, bu tartışmalara katılmamalıyız.(Burada bir eylemlilik önerisi sezerken)Ama yine size göre mor çatı vs gibi derneklerde çalışmamalıyız, elimizde bayraklarla sokağa dökülmemeliyiz. Karar verin lütfen, kadınlar evde mi otursun, sokağa mı çıksınlar.

Sonuç olarak;
Alıntı:
Ise önce kafalardan baslamak gerek.

sözünüzü sonuna kadar destekliyorum. Evet önce kafalardan başlamak gerek? Ama;

Ne yapmalı? Nasıl Yapmalı?

Saygılarımla