Benzer nitelikli bir davaya ben bakmıştım. Ancak benim dayanağım Noterlik Kanunu'nun 26.maddesinde düzenlenen vasiyetnamede yasaklı tanıkların bulunması ile ilgiliydi. Vasiyetnamede tanık olarak bulunması yasak olan bir kişi (lehine mal bırakılan şansın üçüncü derecede sıhri hısmı)bulunmuştu. Karar Yargıtay tarafından da onandı. Ancak 92 yaşındaki bir kimsenin akıl sağlığı açısından tam teşekküllü bir devlet hastanesinden hatta üniversite hastanesinden rapor aldırılması gerektiği düşüncesindeyim. Vasiyetnamenin iptali yoluna gidilebilmesi için diğer unsurlarla(tanık gibi) da desteklenmesi gerekir düşüncesindeyim. Noter'in sorumluluğu konusunda kesin bilgiye sahip değilim.