Mesajı Okuyun
Old 26-03-2012, 14:35   #502
Adli Tip

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Nusret
Adli Tıp arkadaşımız kendi kendisini tekzip ediyor. Önce, "Açıkçası ben Prof. Özekes'in öncülüğünü yaptığı düşünceyi hukuki açıdan ve yasanın lafzı ve ruhu açısından daha uygun buluyorum." diyor, ama anlaşılan yaptığımız eleştirilerden etkilenmiş olmalı ki, peşinden, "İşvenin elindeki kayıtlar başka görünüyorsa", "Mahkeme indirim yaparsa" diyerek bizim tezlerimize yaklaşıyor...

Alıntı:
Yazan Adli Tip

1- Mahkmeme indirim yaparsa?
2- Hesaplamada hata yaparsak (giydirilmiş ücret, net ücret ayrımında, brüt ücret ne ücret ayrımında vs.)?

Bunlar alacağı belirsiz yapıyor diyebiliriz ama, bu noktada belirsizliği yaratan taraflar değil, mahkemelerdir. Bunlar zamanla aşılabilecek sorunlardı.

3- İşverenin elindeki kayıtlar başka görünüyorsa?
İşverenin kayıtlarında çok defa o işçi işverenin işçisi olarak dahi görünmyor ki maalesef. Bu sebeple fiili durum araştırılıyor. Bu sebeple bu ihtimal de işçi açısından alacağı belirsiz kılmaz.



Öte yandan, ben de şimdiki düzenlemede tüm işçilik alacaklarının belirsiz ya da belirli olduğunu savunmuyorum. Elbette her somut olay farklılık arz edecektir. Ancak belirsiz alacak davasını savunanlara bakılırsa, işçilik alacaklarında belirli alacak davası yok denecek kadar az olacak.

9. Dairenin kanunlarla ilişkisini bu konuyla ilgilenen herkes bilir. Ama kazan bazen doğuruyor bazen de ölüyor işte.

HMK ile getirilen düzenleme yerine, sadece zamanaşımı ve faizle ilgili düzenleme gelseydi de olurdu şeklindeki düşünceme katılıp da, diğerlerine katılmamak da enteresan. Zira diğer düşüncelere katılmayanlar için, HMK'nın bu konuda getirdiği başkaca bir yenilik kalmıyor ki. Zaten yeni Kanun'la değişen tek şey bu oldu denmesi gerekmez mi?

Son olarak dikkatimi çeken bir hususu paylaşmak isterim:
Geçen hafta İzmir Barosu'nun düzenlediği bir iş hukuku semineri vardı. Ben 5-6 yıldır iş hukukuyla ilgili seminerlerin hemen hepsine katılmaya çalışırım. İlk kez geçen hafta bir farklı olaya tanık oldum:

Seminerde dinleyici olan meslektaşlar adeta stadyumda maç seyreder gibiydiler. Ve konuşmacılardan "işçilik alacakları belirsiz alacak davasıdır" diyen olduğunda, gol atmış ev sahibi takım taraftarı gibi alkış kıyamet... Aksi yönde görüş beyan edildiğinde ise tam tersi bir hava...
Ben açıkcası uygulamanın içindekilerin duydukları bu heyecan ve coşkunun, "Yaşasın, memleketimde kanunlar doğru yapılıyor, doğru yorumlanıyor ve doğru uygulanıyor" sevinci olduğuna dair şüphe içerisindeyim.

Saygılarımla,