Alıntı: Yazan Borçlar Kanunu Madde 270 - Hasılat icarı, bir akittirki onunla mucir, müstecire ücret mukabilinde hasılat veren bir malın veya hakkın kullanılmasını ve semerelerinin iktitafını terk etmeği iltizam eder.

Ben ilişkiyi buna benzettim.

Ancak somut olayda ticari plaka, kiralayan adına tescil ettirilmiş bir araç ve bunu kullanarak gelir elde eden kiracı var.

Kira özünde herhangi bir şekle tabi değil.
Ancak devri tescile tabi olan minibüs üzerindeki hakkın ispatı noktasında sorun çıkabilir. Ancak yazılı sözleşme tescili iadeyi sağlamasa da verdiğini geri almayı (minibüse ödediği bedel nedeniyle sebepsiz zenginleşme) sağlayacaktır.
Bunun dışında hattan çıkarılma konusunda kendi kusuru yok ise,

Alıntı: 3 - Kullanmanın mümkün olmaması halinde mesuliyet Madde 274 - Müstecir, kendi kusurundan yahut şahsında hadis olan bir arızadan dolayı mecuru kullanamadığı yahut mahdut surette kullandığı takdirde; mucir mecuru akit dairesinde kullanmağa hazır bulundurmuş oldukça müstecir, kiranın tamamını vermekle mükellef olur. Bu takdirde sarfiyattan tasarruf eylediği miktarı ve mecurun diğer suretle kullanılmasından elde ettiği menfaatleri kiraya mahsup etmeğe mecburdur. Mucip akdin icrasını tahammül edilmez bir hale getiren sebepler hudusünde her iki tarafın akdi feshetmek hakları mahfuzdur.

maddesine dayanacaksınız. Kiralayan (mucir) kurtuluş beyinesi sunamaz yani mecuru akit dairesinde kullanmağa hazır bulundurmamış olmasında kusurlu ise sorumludur. Bu durumda BK 106 nedeniyle akdi feshederek Menfi veya Müspet zararınızı isteyebilirsiniz.

Aslında iki dava açılmalı bence, kiralayan adına tescilli minibüs nedeniyle sebepsiz zenginleşme ve mecuru(hattı) akit dairesinde kullanıma hazır bulundurmamak nedeniyle akdin feshi ve menfi veya müspet zarar.