Mesajı Okuyun
Old 26-05-2007, 12:21   #2
Seyda

 
Varsayılan

Dairesi
Karar Yılı
Karar No
Esas Yılı
Esas No
Karar Tarihi
DÖRDÜNCÜ DAİRE
2005
763
2004
2513
28/04/2005

KARAR METNİ
TESPİT EDİLEN KAYIT DIŞI HASILATTAN SATILAN MALIN MALİYETİ DİKKATE ALINARAK BEYAN DIŞI KAZANCA ULAŞILMASI GEREKTİĞİ HK.<
Temyiz Eden : ...Bebe Konfeksiyon Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi
Karşı Taraf : Ulus Vergi Dairesi Müdürlüğü ANKARA
İstemin Özeti : Davacının 2002 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucu kayıt dışı satış hasılatı bulunduğu iddiasıyla re'sen kurumlar vergisi salınıp, fon payı hesaplanmış, vergi ziyaı cezası kesilmiştir. Ankara 3. Vergi Mahkemesi 17.9.2004 günlü ve E:2004/299, K:2004/760 sayılı kararıyla; davacının kayıtlı satışları ile kredi kartından çekilen miktarlar arasında fark tespit edildiği, bu farktan kendisi ile eşinin yaptığı kredi kartı çekişlerinin indirildiği, kalan miktardan katma değer vergisinin indirilmesi sonucu kayıt dışı satış hasılatına ulaşıldığı, davacı tarafından akrabalarının kredi kartları kullanılarak kısa vadeli nakit ihtiyaçlarının karşılandığı ileri sürülmekte ise de, bu uygulamanın yasal açıdan mümkün olmadığı, aksi takdirde hangi işlemin
mal satışı için, hangisinin kredi temini için olduğunun anlaşılmasının mümkün olmadığı, pos makinelerinin kullanımına ilişkin yapılan sözleşmelerde bu makinelerin hizmet veya mal satışı için kullanımına olanak verdiği, dolayısıyla yapılan tarhiyatın kanuna uygun olduğu gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Davacı, kredi kartı kullanımının mal satışına ilişkin olmadığını ve yapılan tarhiyatta satılan malın maliyetinin dikkate alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir.
Savunmanın Özeti : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
Tetkik Hakimi Mustafa Bahtiyar'ın Düşüncesi : Davacının kayıt dışı satış hasılatının tamamı kazanç kabul edilerek tarhiyat yapılmış ise de, satılan malların bir
maliyeti olacağı hususu dikkate alınmamıştır. Bu nedenle sektördeki karlılık oranı dikkate alınarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı A.Kemal Terlemezoğlu'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü:
Uyuşmazlık, davacının POS Cihazı ile kredi kartı kabul ederek yaptığı satışlar toplamı ile düzenlediği fatura ve ödeme kaydedici cihaz fişleri toplamı arasındaki farkın kayıt dışı hasılat ve kazanç olduğu kabul edilerek yapılan tarhiyata ilişkindir.
Vergi Usul Kanununun 134 üncü maddesinde, vergi incelemesinden maksat, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak olarak belirtilmiştir. Aynı Kanunun 30 uncu maddesinde düzenlenen re'sen vergi tarhı ile ulaşılmak istenilen amaç, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunun gerçek veya gerçeğe en yakın haliyle saptanmasıdır. Bu yolla vergi kayıp ve kaçağının önlenmesi ile vergide adaletin sağlanması amaçlanmıştır. Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesinde kurumlar vergisinin "safi kurum kazancı" üzerinden hesaplanacağı öngörülmüştür. Safi kazancın tespitinde ise Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir.
Olayda, davacının ihtilaflı yıl işlemlerinin incelenmesi sonucu, kayıtlı hasılat ile POS cihazı kullanılarak elde edilen hasılat arasında bulunan farktan, davacının kendi ve eşine ait kredi kartları ile yapılan çekişler ve katma değer vergisi indirilerek 19.239.609.306 TL. fark bulunmuştur. İnceleme elemanınca bu farkın içinde maliyet de olabileceği dikkate alınmadan tamamı kazanç kabul edilmek suretiyle tarhiyat önerilmiştir.
Davacının kayıtlı
mal maliyetinin 1.900.000.000. TL. olduğu açıktır. Kayıtlı hasılata inceleme elemanınca bulunan kayıt dışı hasılatın eklenmesi sonucu 25.336.009.337 TL. hasılata ulaşılmaktadır. Bu hasılat dikkate alındığında davacının karlılık oranı % 1200 leri geçmekte olup, bu oranın ticari icaplara uygun olmadığı görülmektedir. Vergi Usul Kanununun 3 üncü maddesine göre, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir. İnceleme elemanınca, davacının faaliyet gösterdiği sektördeki karlılık oranının bu oranda olduğu yolunda bir iddia veya saptama mevcut değildir.
Bu durumda, kayıt dışı hasılatın tamamı kazanç olarak kabul edildiğinde ortaya çıkan karlılık oranı ticari icaplara uygun görülmediğinden, mahkemece sektördeki karlılık oranının araştırılarak tespit edilecek oranın kayıt dışı hasılata uygulanması suretiyle kayıt dışı kazancın tespiti gerekirken, bu husus araştırılmadan bulunan farkın tamamı matrah farkı kabul edilerek bu miktar üzerinden yapılan tarhiyata karşı açılan davanın reddi yolunda verilen kararda isabet görülmemiştir.
Açıklanan nedenlerle, Ankara 3. Vergi Mahkemesinin 17.9.2004 günülü ve E:2004/299, K:2004/760 sayılı kararının bozulmasına 28.4.2005 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmediğinden temyiz isteminin reddi gerekeceği görüşüyle karara karşıyız.
BŞ/ÖEK