Mesajı Okuyun
Old 08-01-2014, 19:00   #1
eser_29

 
Varsayılan İfa Yeri Anlamında Cezai Şartın Para Borcu Sayılıp Sayılamayacağı

Sözleşme; İstanbul'daki Tacir(A) üst taşeron tarafından başka bir ildeki bir kamu hastanesinin tıbbi cihazlarının teknik bakım ve tamiri hususunda Ankara'daki müvekkil Tacir (B) tarafından üstlenmesi konusunu kapsamaktadır.

Sözleşmede cezai şart olarak Kamu Hastanesi ile (A) arasındaki sözleşmede belirlenen cezai şartın (B)'ye rücu edileceği yazmaktadır. Bu cezai şartın miktarı tamir-teslim sürelerine uyulmaması halinde Kamu Hastanesi ile (A) arasındaki sözleşmenin toplam bedeli üzerinden belirlenen yüzdenin her ihlal günü ile çarpımıdır.

(A) ile (B) arasındaki sözleşme miktarı örneğin 100.000 TL, A ile kamu hastanesi arasındaki ihale/sözleşme bedeli ise örneğin 500.000 TL'dir. Taraflar arasında imzalanan sözleşmedeki cezai şarta göre cezai şart miktarı hastane ile (A)arasındaki miktar üzerinden hesaplanacaktır.

Sözleşmede "yerel Türk Mahkemeleri yetkilidir" demektedir.

Hastanedeki tamir edilecek cihaz/parçalar (B)'nin adresine kargo ile gönderilip tamiri burada yapıldıktan sonra yine hastaneye kargo ile gönderilmekte ve oradaki teknik eleman tarafından yerine takılmaktadır.

İki parça cihaz için belirlenen sürede tamir-teslim yapılamamıştır ve hastane üst yüklenici (A)'ya adi bir ödeme emri düzenleyip cezai şart tutarını talep etmiştir.

Şimdi (A)'da bu ödeme emrini dayanak göstererek (B)'ye karşı rücuen ilamsız takip yapmıştır.


1. Bu sözleşmedeki ifa yeri neresi sayılır ?

2. Cezai şart "para borcu" sayılıp ifa yeri alacaklının ikametgahı olan İstanbul mudur? Cezai şarta dayalı icra takibinin yetkili icra dairesi neresidir?

Cezai şartın ifa yeri neresidir ?

3. Herhangi bir ihtar bildiriminde bulunulmadan doğrudan ilamsız takip yapılmasında herhangi bir engel var mıdır ?

4.