Mesajı Okuyun
Old 05-12-2012, 17:08   #22
Av. Murat ÇETİN

 
Varsayılan

Aslında burada mazereti tartışıyoruz, ama asıl tartışmamız gerekenin "duruşma" olduğunu düşünüyorum. Yazılı yargılamada duruşma, tarafların kendisini ifade etmesinden, iddia ve savunmanın tartışılmasından çok hakim ve kalemin dosyanın takibinde sıkıntı yaşamaması için (kayıp-kaçak dosya olmasın diye) yapılan bir uygulama gibi. Çoğu duruşmada ağzımızı bile açmadığımız, hakimin bizim adımıza "Taraf vekillerine soruldu, dosyanın bilirkişiden dönüşü beklensin dediler", "Önceki beyanlarımı tekrar ederim davanın kabulüne/reddine karar verilsin dediler" "Eksiklikler tamamlansın" dediler diye yazdırdığını, duruşmaların, tanık dinleme ve hukuki argümanların tartışıldığı istisnalar dışında dediğim amaç dışında bir amaca hizmet etmediğini düşünüyorum.
Hal böyleyken mazeret konusunda bu kadar hassas olmanın hiçbir pratik faydası yoktur. Davanın uzatılmasına yönelik mazeretleri hariç tutuyorum elbette.
Dosya bilirkişide ise, başka bir dosya bekletici mesele yapılmış ve belki seneler sonra gelecekse, esasa etkili bir müzekkere cevabı bekleniyor ve henüz gelmemişse duruşmada olsak ne olur, olmasak ne olur?