|
|
|
|
|
|
Merhaba.Forumlardaki konu başlıklarını inceledim ve araştırdığım konuyla ilgili bilgi sahibi oldum.Fakat her olay,bağımsız özellikler taşıdığından sorumu burada tekrar üstadlara yöneltmek istiyorum.Mesleğimin başında bir avukatım.Eksik ve aşikar durumlarla alakalı sorularım için meslektaşlardan anlayış rica ediyor,durumu aktarıyorum;
Müvekkilerden birisi 6,diğeri 10 yıldır bir tamirhane işletmesinde işçi olarak çalışıyor.İkisi de sigortasız.İşten ayrılıp,tazminatlarını ve diğer ücret alacaklarını almak istiyorlar.İkisinin de yazılı sözleşmesi yok.İşverenin haftalıklarını yatırdığı banka hesapları mevcut.Onların da kimisinde eksik var.Son 1-2 yıldır ücretlerini elden almışlar.İkisi birbirlerine şahitlik edebilirler sanırım.Bir de işverenin 2-3 yıl önce müvekkilerin kredi kartı alması için bankaya verdiği '' şahıslar bizim şirketimizde çalışıyorlar'' şeklinde bir yazı var.
İlk müvekkillerim olması sebebiyle herhangi bir hata yapıp,yanlış bir girişimde bulunmak istemiyorum.Görüşümü aşağıda bildireceğim,lütfen eksikleri ve tavsiyelerinizi iletin.
İlk önce Çalışma ve Sosyal Güvenik Bakanlığı Bölge Müdürlüğü nezdinde şikayette bulunarak,işçilerin çalıştıkları yerde sigortasız olduklarını tespit ettirmek,daha sonra ihtarname keşide ederek akabinde dava ikame etmek...
Saygılar sunar,iyi çalışmalar dilerim...
|
|
 |
|
 |
|
Bakanlığa müracaat şartı yoktur. Doğrudan dava açabilirsiniz. Ama faiz bakımından zarara uğramamak için öncesinde ihtarname keşide edin. Ücretlerin bankaya yatırılması ve işverenin bankaya yazdığı yazı lehinize iki önemli kanıt.
İşçilerin birbirlerine tanık olmasını Yargıtay tek başına kanıt olarak kabul etmez. Çünkü işverenle husumetleri bulunmaktadır. Ben olsam hizmet tespiti ve diğer işçilik alacaklarını ayrı ayrı açardım. Neleri araştırdınız, ne eksik kaldı bilemiyorum ama sorunuz olursa devam ederiz. Şimdi çıkmak zorundayım.