Mesajı Okuyun
Old 08-02-2017, 10:18   #5
Av.Duygu Işık Behrem

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Sayın Adli Tip'in yorumuna katılıyorum.

Kaza bir iş kazasıdır.

Ancak işverenin kusuru ve tazmin sorumluluğu ayrı bir konudur ve bu konuda, ancak olayın tüm detayları birlikte değerlendirilerek karar verilebilir.

Şayet işveren, ehliyetsiz olmasına rağmen, aracı müteveffaya teslim etmiş ve kullandırmışsa kusuru oranında sorumludur. Araç zimmet formu gibi bir form olup olmadığını araştırın derim, varsa ve işçi imzalayarak aracı almışsa davada işinize yarayacaktır. Çünkü işveren, ehliyetsiz olduğunu bile bile aracı işçiye teslim etmemelidir. (Gerçi şantiye diyorsunuz, zimmet formu bulunması, çok düşük bir ihtimal olarak gözüktü şu an gözüme )

Şayet müteveffa, aracı işverenin izni olmadan kendisi, alıp kullanmışsa bu durumda da işverenin kontrol ve denetim görevi/yükümlülüğü tartışılabilir. Araçların gereği gibi zimmetlenmesi ve işyerinde bu şekilde bir pratik yapılmaması konusunda işverenin kontrol ve denetim görevi lehinize yorumlanacak şekilde kullanılabilir.

Örneğin, işvereni müteveffaya "araba kullanmayı öğreneceksin" şeklinde bir dayatmada da bulunmuş olabilir. Tüm bu farklı ihtimallere karşı sonuç, olayınızın detaylarına göre belirlenmelidir.

Ancak müteveffa tamamen kendi iradesi ile işverenin de izin ve onayı olmaksızın bu eylemi gerçekleştirmiş ise "kimse kendi kusurundan yararlanamaz." ilkesi de karşınıza çıkacaktır.Burada ehliyetsiz olarak pratik yapan işçinin de kusuru olduğu tartışmasız.

Sonuç olarak bu bir iş kazasıdır ve işveren ancak kusuru oranında sorumlu tutulabilir.

Urfa'ya selam ve saygılar,