Mesajı Okuyun
Old 17-07-2006, 19:45   #11
Tiocfaidh

 
Varsayılan

Sayın Dalina, yazdığınız her bir kelimeyi sindire sindire okudum ve Türk toplumunun istesek de değiştremeyeceğimiz binlerce yıllık kültürüne, örfüne, adetine ve hatta din eksenli kurallarına bakış açınızdaki anlamsız sertliği son derece iyi hissettim. Nedir eleştirdiğiniz? Damla damla birikimi binlerce yıl sürmüş ve günümüzde eşcinsellik adında bir müessesenin yer bulamadığı kültürümüz mü? Kültürü eleştirmenin ne kadar doğru olduğunu oturup burada sizinle sabaha kadar tartışırım, bu ülke insanının gram gram biriktirdiği ve-doğrusuyla, yanlışıyla- bugün tonlarca ağırlığa ulaşmış, tüm dünyada adından bahsettirmiş bir medeniyet haline gelmiş olan kültrümüzü. Gururluyum, çünkü böyle bir medeniyetin varisiyim. Sahip olduğumuz değerlere gıptayla bakacak, ne tarihi ne de kültürel hiç bir derinliği olmayan Amerikan toplumunda ortaya çıkmış, sonra da manevi altyapısı son derece zayıf olan batı Avrupa'da yaygınlaşarak devam edegelmiş eşcinsellik adındaki sapkın eğilimin ülkemde kabul görmemesinden mutluyum. Bir türlü anlayamadığımız, ne olduğunu idrak edemediğimiz ve her defasında bu ülke insanını aşağılamak, hor görmek için kullandığımız 'batılılaşma' kurumunun bu şekilde insanlara dayatılmasından dolayı ise son derece rahatsızım. Batının sahip olduğu ilim, teknik ve feni değil de manevi yönden eksik temellerinde vücut bulmuş her türlü ahlaksızlığı, kokuşmuşluğu ve çirkinliği bu ülkeye transfer etmek isteyenlere ve bunun 'batıcılık' dolduğunu düşünenleredir haykırışım. Sürekli azalan nüfus hızıyla yarınından umutsuz olan ve 'bireyci' yaşam tarzının kabak tadı vermeye başladığı batı dünyasının ülkemizdeki aile yapınısına ve aile bireyleri arasındaki karşılıksız, menfaatsiz sevgi ve sadakate ne kadar imrendiğini görmek ve bununla gurur duymak yerine, aile müessesesinin dibine dinamit koymak istercesine bu ülkenin kültürünü, milli ve manevi değerlerine temelden ters düşen kurum ve uygulamaları batıdan transfer etmek isteyenlere acımaktan başka ne yapabilirim ki?. Hollanda'daki eşcinsellerin içinde bulunduğu büyük özgürlükten ve açık fikirli toplumun bu kişiler üzerinde baskı kurmamasını örnek alınması gereken bir güzellik gibi mesajında yansıtan sayın Dalina, acaba ülkemizdeki güzelliklerin de farkında mıdır? Acaba kendisi Hollanda'daki hukuk sitelerine de girip ülkemizde var olan ancak Avrupalı'nın hayal bile edemediği değerlerden de Flemenkçe dilinde bahsetmekte midir? Örneğin bir kurban bayramı sabahında tüm ailenin, ve hatta sülalenin büyüklerinin evinde toplanmasından ve büyüklerin gönlünün alınmasından bahsetmekte midir sevgiden ve saygıdan mahrum, yıllardır çocuklarını görmeye hasret kalmış, torununu sokakta görse tanımayacak kadar uzağa itilmiş Hollanda'lı yaşlı insanlara? Ya da kendisninin hassasiyetleri sadece eşcinsellerin parklarda, caddelerde öpüşüp, koklaşmalarından ve bunu Türk toplumunun kabullenmemesinden mi ibarettir? Huzur içinde bir topluma ulaşmak için batı toplumuna uyan, ancak bize uymayan eşcinsel evliliğin yasal sayılmasını arzulayan kişiler günden güne kaybetmekte olduğumuz değerlerimizin bize neye mal olacağının farkındalar mıdır acaba? Türkiye'de cahil bir grup insanın 'töre cinayetleri' adı altında katliam yapmasını ve her nasılsa bu iğrenç suçu Türk insanının ve kültürünün tamamına mal etmek midir batı karşısında kültürel yönden ezik(!) olduğumuzu vurgulamanın yolu? Kültürümüzdeki yozlaşma ve kimlik bunalımı malesef son 300 yıldır doğu ile batı kültürleri arasında med-cezirler yaşayan bu ülke insanının kaderi, ancak sayın Dalina gibi bu yozlaşmayı bir taraftan eleştirirken diğer yandan da Türk toplumunun mayasıyla taban tabana zıt olan eşcinsel evlilikleri savunmak kültür yozlaşmasına bizzat sebebiyet vermek değil midir? Veya meseleye şu yönden bakalım; eğitimsizliğinin kurbanı olarak insanların canına kıyma suçunu işleyen ve bunun adına töre cinayeti diyen cahil insanları ve bu saçma uygulamayı, bir Türk sitesine üye olmasına rağmen bulunduğu yeri 'Hollanda' yerine "The Netherlands" demek suretiyle belirten bir kişinin eleştirme hakkı var mıdır? Kültür yozlaşması dediğimiz şey bunun ta kendisi değil midir? Sorular uzar da uzar, en iyisi sorulara burada son vermek.


Eşcinsel evliliği konusundaki kendi görüşüm, Türk toplumunun bir bireyi olarak bu uygulamayı kabul edilemez görüyorum. Yukarıdaki mesajımda belirttiğim gibi, bunun doğruluğu veya yanlışlığından çok uygulanmak istenen toplumun yaşam tarzı ve ilkeleriyle uyum gösterip göstermediği sorgulanmalıdır. Hollanda'da yasal kılınan eşcinsel evliliklere eleştirilerde bulunmamız elbette düşünülemez. Hollanda insanının genel dünya görüşü veya inanışları sebebiyle eşcinsel evliliklerin serbest bırakılmasına saygı duymaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok. Ancak müslüman, Türk ve kimliğinin bilincinde bir genç olarak kendi yaşadığım toplum üzerinde eşcinsel evlilikler hakkında yapılan fikir jimnastiklerine sessiz kalamam elbette. Kimliğimi ve kültürümü meydana getiren milli ve dini köklerimden burada bahsetmem sayın Dalina ve aynı görüşe sahip kişilerce "şovenist, faşistçe, gerici" vb şekillerde eleştrilebir. Ancak ne mutlu bana ki içinde yaşadığım toplumu da, o'nun ihtiyaçlarını da, hassasiyetlerini de son derece iyi biliyorum.

Saygılar ve Selamlar