29.07.2013

X.İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NE


Borçluya ait taşınmaz talimat icra müdürlüğü marifetiyle satılmış, olup ihale kesinleşmiştir. İhale parası müdürlüğünüz dosyasına 09.07.2013 tarihinde yatmış olmasına rağmen, bugüne kadar müvekkil alacağı banka hesabımıza geçmemiştir.

Müdürlüğünüz, satışa konu taşınmazda herhangi bir ihtiyati haciz olmamasına rağmen anlaşılmaz bir biçimde Y .İcra M.ne ihtiyati haczin akıbetini sormuştur. Aynı koridorda bulunan Y.İcra M.lüğü ile UYAP üzerinden de yazışma yapılmasına rağmen, günlerce cevap gelmemiş 25.07.2013 tarihinde bizzat elden takip ederek cevabi yazıyı dosyaya ibraz etmiştik. Cevabi yazıda ise müdürlüklerince konulmuş bir İHTİYATİ HACZİN BULUNMADIĞI ancak İş Mahkemesinin ihtiyati tedbirinin bulunduğu bildirilmiştir. Yine aynı şekilde talimat icra dairesinden,tapunun son halini gösteren bilgi istenilmiş, o da dosyaya ilgili müdürlük tarafından gönderilmiştir.

Müzekkere cevabını elden getirdiğimizde Müdür Bey ile yaptığımız görüşmede, “Dosyada başka bir sorunun olup olmadığı” sorulmuş, kendisi “hayır yok, para yarın öğleye kadar hesabınıza geçer” demiştir. Ancak bugünkü tarih itibariyle para hesabımıza geçmemiştir.

UYAP’tan dosyaya bugün bakıldığında ise, ilginç bir karar verildiği görülmüştür. Kararda “ satış bedelinin paylaşımı hususunda herhangi bir sıra cetveli yapılmasına yer olmadığına” denildikten sonra “İş M.nin 2006/000 Es.sayılı dosyası alacaklısı(davacısı) varsa vekiline …bu kararın tebliğine, kararın tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde İİK 141 inci maddesi uyarınca alakadarlar aleyhine SIRA CETVELİNE İTİRAZ ETMEMESİ halinde(SIRA CETVELİNİN kesinleşmesi halinde) paranın dosyamız alacaklısına ödenmesine karar verildi.” Denilmiştir. Hem “sıra cetvelinin düzenlenmesine “ hem de “düzenlenmemesine” karar verilmiştir. İİK 141 inci madde de “sıra cetvelinin birer sureti icra dairesi tarafından alakadarlara tebliğ edilir” hükmünü haizdir. Ancak sıra cetvelini düzenleyen İİK 140 ıncı maddesi “Satış tutarı bütün ALACAKLILARIN alacağını tamamen ödemeye yetmezse, icra dairesi ALACAKLILARIN bir sıra cetvelini yapar” amir hükmünü haizdir.

Özetle, “sıra cetveli” yapılması için taşınmazda birden fazla ALACAKLI bulunması gerekmektedir. Oysa, tebligat yapılmak istenen kişi borçluya iş davası açmış bir kişidir. Ve ondan ALACAKLI değil, kendisine dava açmış bir kişidir. Davada verilen tedbirin mahiyeti cebri icra işlemlerini durdurmadığı için, müdürlüğünüz daha önceden “satışta nazara” almamıştır.Dosyada mübrez Yargıtay kararlarından da görüleceği üzere, “taşınmazın aynına ilişkin olmayan tedbir kararları, cebri icra işlemlerini durdurmaz”. Tedbir koyduran kişi borçluya iş davası açmıştır. ÜSTELİK MÜDÜRLÜĞÜNÜZÜN İSTEDİĞİ KARARDAN DA GÖRÜLECEĞİ ÜZERE, DAVA RED EDİLMİŞTİR. Çekişme, taşınmazın aynına ilişkin değildir. Müdürlüğün daha önceki kararları da bu yöndedir. İcra müdürlüğünün müdürünün tayin edilmesi ve yerine yeni müdürün atanmış olması, müdürlüğün daha önceki kararlarını yok saymasını gerektirmez. Hukuken buna açıklama bulmak da mümkün değildir.

Önemle belirmek gerekir ki, taşınmazda haczi olan tek kişi vardır o da müvekkilimdir. Hal böyle iken, sıra cetveli yapılmamasına karar verilmişken sıra cetveli yapılması anlamsızdır.

Tam 20 gündür, alacak banka hesabımıza yatmamıştır. Müdürlüğünüz sayesinde de ne zaman yatacağı belli değildir. Müvekkilin bu paraya ihtiyacı bulunmaktadır. Uğradığı zarar faizle de karşılanamaz. Ancak sadece müdürlüğünüzün hatalı davranışı yüzünden uğrayacağı zararları şahsen icra müdüründen tazmini cihetine gideceği gibi, açıkça görevi suistimal suçu işlendiğinden Cumhuriyet Savcılığı’na da suç duyurusunda bulunulacaktır. Paranın 30.07.2013 tarihine kadar dosyada belirttiğimiz banka hesabına yatırılmaması halinde hukuki yollara başvuracağız.

Alacaklı Vekili
Av.Suat ERGİN