Mesajı Okuyun
Old 09-02-2009, 18:31   #29
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Saim
Şimdi daldan dala atladık, konu iyice karıştı.

Tek tek soruları yazıp, tek tek cevaplayalım. o bölümd eyazdıklarım sizin veyahut Av-ufuk'un şaka yollu sorduğu soruya verdiğim cevaptır.

Benim düşüncelerim yukarıda kısmen yazılı durumda. Kiralayanın durumunun Bk.32 vd. hükümler dairesinde temsil esaslarına bağlı olduğu düşünecesindeyim. Bu itibarla kiralayanın malik olmaması halinde taleplerinin de duruma göre doğrudan temsil ya da dolaylı temsil durumu dairesinde değerlendirilmesi gereği açıktır. Bu noktada kiracının, kiralayanın pozisyonunu bilip bilmemesi de önemlidir. Kiralayanın temsilci sıfatıyla malik adına ve hesabına imzaladığı açık ise, kiralayanın davayı kendi oğlunun ihtiyacı için açamayacağı düşüncesindeyim. Bunları maddeleri de zikretmek suretyle gerekçelendirebilirim. Ancak şimdiklik sizlerinde vakıf olduğunuza emin olduğum temsil hükümlerine atıf yaparak geçiyorum.

Ben örneğimi tekrarlamak istiyorum. Sayın korayoz'a "aynı şeylerden bahsediyoruz" dediğiniz için, onun mesajındaki ihtimalleri de bertaraf ederek yazmak istiyorum.

A ile B kardeştir. A Almanya'da çalışmakta, biriktirdiği parayla da ülkemizde bir işyeri satın almıştır. Kardeşine de sözlü olarak talimat vermiş ve taşınmazı kiraya vermesini, kira paralarını tahsil etmesini istemiştir. İki kardeşin arasında ne bir vekaletname ne de kira sözleşmesi bulunmamaktadır. B daha sonra C ile kendi adına (Vekaleten ibaresi olmadan) bir kontrat yapmıştır. Bu şekilde bir kontrat yapabileceğini hepimiz biliyoruz.

Aradan bir süre geçtikten sonra B, oğlunun ihtiyacı olduğundan bahisle C'ye tahliye davası açmış ve kazanmıştır.

Soru: Sayın Saim ve korayoz, bunun mümkün olmadığını temsil hükümlerine göre davayı A'nın açabileceğini veya A'yı temsilen(vekaleten)B'nin açabileceğini (ihtiyacın da, A'nın oğluna ait olduğunun belirtilmesini), mi iddia etmektedir.

6570 Sayılı yasanın 7/ç bendini, tartışmaya sonradan katılacaklar için yeniden alıntıladım:

Alıntı:
MADDE 7 - Kira şartlarına ve Borçlar Kanununun bu kanuna aykırı olmayan hükümlerine riayet edilse bile aşağıdaki yazılı hallerde kiralayan

a) Kiracı tarafından gayrimenkulün tahliye edileceği yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye istiyebileceği gibi,

b) Gayrimenkulü kendisi veya eşi veya çocukları için mesken olarak kullanma ihtiyacında kalırsa kira akdinin hitamında,

c) Gayrimenkulü kendisinin veya eşinin veya çocuklarının bir meslek veya sanatı bizzat icra etmesi için kullanma ihtiyacında ise kira akdinin hitamında,




Yasa maddesi çok açıktır. Önceki mesajlarda da söylediğim gibi, kiralayan kendi adına bu davayı açabilir.