103 davetiyesi göndermeden satışa çıkarttığım bir gayrimenkul hakkında ihalenin feshi davası açıldı ve davacı diğer bir çok itirazıyla birlikte 103 davetiyesi gönderilmediğini bu nedenle hacizden haberdar olmadıklarını ve ihalenin feshedilmesi gerektiğini iddia etti. Cevap dilekçemde borçlu/davacıya taşınmazın kıymet takdir raporunun tebliğ edildiği bu nedenle hacizden haberi olduğunu, İİK md.103'ün "tutanak tutulurken" bulunmayan alacaklıya "tutanağı tetkik ve diyeceği varsa söylemesi için" süre tebligat yapılmasından söz edildiği oysa İİK md.79/2 uyarınca sicile kayıtlı gayrimenkullerin kayden haczinin mümkün olduğu ve fiilen, tutanak tutulmak suretiyle haczedilmelerine gerek olmadığını belirttim. İlk derece mahkemesi davayı reddetti, karar Yargıtay tarafından onandı. Şu anda karar düzeltme aşamasında.