Mesajı Okuyun
Old 12-07-2010, 14:07   #4
ali ekmekçi

 
Varsayılan

olayı daha somut anlatmanız güzel olurdu...ama karar örneği ekliyorum...
T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/34191
K. 2009/554
T. 21.1.2009
• İŞ SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Güvenlik Görevi İfa Eden İşçinin Nöbet Yerinde Bulunmaması - Görevi Savsayıp İşyerinin Güvenliğini Tehlikeye Düşürdüğü/Haklı Fesih )
• HAKLI FESİH ( Güvenlik Görevlisinin Yapılan Denetimde Nöbet Yerinde Bulunmaması/İşyerinin Güvenliğini Tehlikeye Düşürdüğü - Haklı Nedenle Fesih Sebebi Oluşturduğu )
• İŞYERİ GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE DÜŞÜRMEK ( İş Sözleşmesinin Haklı Nedenle Feshi Sebebi Oluşturacağı - Güvenlik Görevlisinin Yapılan Denetimde Nöbet Yerinde Bulunmaması )
4857/m. 25/2-h
ÖZET : Davacı güvenlik görevlisi olarak çalıştığı davalı işyerinden haksız olarak çıkarıldığını belirterek kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti isteminde bulunmuştur.

Saat 05:00 sularında yapılan denetimde davacının nöbet yerinde bulunmadığı tespit edilmiştir. Davacının ertesi gün işyerine verdiği savunma dilekçesinde nöbet yerinde bulunmadığını kabullenmiştir.

Güvenlik görevi ifa eden davacının görevini savsaması işyerinin güvenliğini tehlikeye düşürmesi haklı fesih nedenidir. Davacının bu eylemi 4857 Sayılı Kanunun 25/2-h bendine aykırılık oluşturmaktadır.

DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ş.Özmen tarafından düzenlenen rapor dinlendikten soma dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2-Davacı güvenlik görevlisi olarak çalıştığı davalı işyerinden haksız olarak çıkarıldığını belirterek kıdem, ihbar tazminatları ile fazla mesai ücreti isteminde bulunmuştur.

Davalı işverenlik, davacının görev yerini terk etmek suretiyle işyerini tehlikeye düşürdüğünü, feshin haklı olduğunu beyanla davanın reddini istemiştir.

21.07.2004 günü saat 05:00 sularında yapılan denetimde davacının nöbet yerinde bulunmadığı tespit edilmiştir. Davacı işyerine verdiği 22.07.2004 günlü savunma dilekçesinde nöbet yerinde bulunmadığını kabul etmiştir.

Güvenlik görevi ifa eden davacının görevini savsaması işyerinin güvenliğini tehlikeye düşürmesi haklı fesih nedenidir. Davacının bu eylemi 4857 Sayılı Kanunun 25/2-h bendine aykırılık oluşturmaktadır.

İşverence yapılan fesih işlemi haklı olup davacının kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.01.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/14449
K. 2008/7571
T. 7.4.2008
• İŞVERENİN FESİH HAKKI ( İşçinin Talimatlara Uymaması İşverene Duruma Göre İş Sözleşmesinin Haklı ya da Geçerli Nedenle Fesih Hakkı Verdiği )
• İŞ SÖZLEŞMESİNİN GEÇERLİ FESHİ ( İşçinin Talimatlara Uymaması İşverene Duruma Göre İş Sözleşmesinin Haklı ya da Geçerli Nedenle Fesih Hakkı Verdiği )
• İŞÇİNİN TALİMATLARA UYMAMASI ( İşverene Duruma Göre İş Sözleşmesinin Haklı ya da Geçerli Nedenle Fesih Hakkı Verdiği )
• GEÇERLİ FESİH ( İşçinin Görevini Uyarıya Rağmen Hiç Yerine Getirmemesi Haklı Nedenle Derhal Eksik Kötü veya Yetersiz Olarak Yerine Getirmesi )
• TALİMATLARA UYMAYAN İŞÇİ ( İşverene Duruma Göre İş Sözleşmesinin Haklı ya da Geçerli Nedenle Fesih Hakkı Verdiği )
4857/m.18, 25
ÖZET : İşverenin yönetim hakkı kapsamında verdiği talimatlara işçi uymak zorundadır. İşçinin talimatlara uymaması işverene duruma göre iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli nedenle fesih hakkı verir. İşçinin görevini uyarıya rağmen hiç yerine getirmemesi haklı nedenle derhal, eksik kötü veya yetersiz olarak yerine getirmesi gerekli fesih nedenidir.

DAVA : Davacı, ihbar, kıdem tazminatı, ikramiye, Haziran Temmuz 2004 ayı ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı Sofra Yemek üretim A.Ş. ile davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ş.Kırmaz tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacı işçi aşcı yardımcısı olarak çalıştığı davalı işyerinde uzmanlık gerektiren döner takma ve kesme işinde görevlendirildiğini, döner kesme işini yetiştiremediği gerekçesiyle aktin işverence haksız feshedildiğini iddia ederek kıdem ve ihbar tazminatları ile ikramiye ve son iki aylık ücret alacağının hüküm altına alınmasını istemiştir.

Davalı işveren Sofra A.Ş. döner kesme işini yerine getiremediği gerekçesiyle 4857 sayılı Kanun 25/II-h uyarınca aktin feshedildiğni davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece feshin haklı nedenle yapıldığının kabulü ile ihbar ve kıdem tazminatı istekleri reddedilen ücret ve ikramiye alacakları kabul edilmiştir.

Hüküm taraflarca temyiz edilmiştir. Uyuşmazlık işverence yapılan feshin haklı olup olmadıağı noktasında toplanmaktadır. Fesih yazısında işveren 30.6.2004 vardiyasında dönerin kesilmesi görevini yerine getiremeyip müşterilere verilen hizmetin aksadığı gerekçesiyle akdin 4857 sayılı Kanunun 25/II-h maddesi uyarınca feshedildiğini belirtmiştir.

Dinlenen davacı tanığı işverence sebepsiz olarak çıkarıldığını ifade etmiş davalı tanıklarıda davacının 20.6.2004 vardiyasında döner kesme görevini yerine getirmediğini söylemişlerdir.

4857 Sayılı Kanun’un 25/II-h bendindeki düzenlemede işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi hali mevcuttur.

İşverenin yönetim hakkı kapsamında verdiği talimatlara işçi uymak zorundadır.

İşçinin talimatlara uymaması işverene duruma göre iş sözleşmesinin haklı ya da geçerli nedenle fesih hakkı verir. İş Kanunu’nun 25/II-h bendi işçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesini bir haklı fesih nedeni olarak kabul etmektedir. Buna karşılık İş Kanunu’nın gerekçesine göre , işçinin ”işini uyarılara rağmen eksik, kötü veya yetersiz olarak yerine getirmesi gerekli fesih nedenidir. İşçi görevini uyarıya rağmen hiç yerine getirmeme işveren haklı nedenle derhal , eksik kötü veya yetersiz olarak yerine getirmesi gerekli fesih nedenidir. İşçi görevini uyarılara rağmen hiç yerine getirmeme işveren haklı nedenle derhal eksik, kötü yetersiz bir biçimde yerine getirirse süreli, geçerli fesih hakkını kullanabilecektir.

Somut olayda davacının daha önce aynı şekilde yapmakla ödevli olduğu görevleri yerine getirmediğine ilişkin bir tutanak, ihtar yazısı veya tanık ifadeleri mevcut değildir. Dosyada bulunan tanık beyanları ve yazılı delliller değerlendirildiğinde akdin işverence geçerli nedenle feshedildiği kabul edilebilir. Gerçekleşen eylem haklı fesih nedeni oluşturacak ağırlıkta olmamakla birlikte işyerinin normal işleyişini ve yürüyüşünü bozan iş görme borcunun gerektiği şekilde yerine getirilmesini engelleyen hallerden olup geçerli fesih nedeni oluşturmaktadır. Bu fesih şeklide işçinin kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmasına engel teşkil etmemektedir. Bu sebeple ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin hüküm altına alınması gerekirken yazılı gerekçe ile reddedilmesi hatalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 07.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/11917
K. 2007/29311
T. 8.10.2007
• İŞVERENCE HAZIRLANAN YÖNERGEYE İŞÇİNİN UYMAMASI ( Geçerli Feshe Yol Açtığı )
• FESHİN GEÇERLİ SEBEBE DAYANDIRILMASI ( İşverence Hazırlanan Yönergeye İşçinin Uymamasının Geçerli Feshe Yol Açacağı )
• İŞE İADE TALEBİ ( İşverence Hazırlanan Yönergeye İşçinin Uymamasının Geçerli Feshe Yol Açacağı )
4857/m.18,25
ÖZET : Davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir. İşverence hazırlanan yönergeye işçinin uymaması geçerli feshe yol açar.

DAVA : Davalı asıl işveren Lüleburgaz Belediyesi işyerinde temizlik işinde diğer şirket işçisi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirten davacı işçi, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı Belediye vekili, davacının davalı temizlik şirketinin işçisi olduğunu, davanın reddi gerektiğini belirtmiş, diğer davalı şirket vekili ise, davacı işçinin iş sözleşmesinin “işyerinin huzurunu, düzenini ve güvenliğini bozucu hareketler içinde olması, uyarılara rağmen ısrarla devam etmesi nedeni ile 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II.e.g.h.ı maddeleri uyarınca” haklı nedenle feshedildiğini savunmuştur.

Mahkemece, davacı işçinin davalı Belediye Başkanlığı’nın asıl işinde diğer davalı şirket işçisi olarak çalıştığı, şirket tarafından devamsızlık yapılamaması ve mesai saatlerine uyulması konusunda verilen yazılı talimatı davacının tebliğden imtina etmesinin ve imzalamamasının 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II.e.g.h.ı maddelerinde öngörülen derhal fesih hakkını vermediği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hüküm süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 18.maddesinde iş sözleşmesinin işveren tarafından işçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanılarak feshedilebileceği düzenlenmiştir. Söz konusu geçerli nedenler, İş Kanunu’nun 25.maddesinde belirtilen derhal fesih için öngörülen nedenler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işçinin ve işyerinin normal yürüyüşünü olumsuz etkileyen hallerdir. İşçinin yeterliliğinden veya davranışlarından kaynaklanan sebepler ancak işyerinde olumsuzluklara yol açması halinde fesih için geçerli sebep olabilirler. İş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığı kabul edilmelidir.

Dosya içeriğine göre, davalı şirketin Belediye’nin temizlik işini ihale ile aldığı, bu işte davacı işçiyi çalıştırdığı, 5393 sayılı Belediyeler Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca Belediye’nin asıl işi olan temizlik işinin alt işverenlere verileceğinin öngörüldüğü, davalılar arasında muvazaalı işlem iddiası bulunmadığı, bu nedenle davalı Belediye’nin asıl işveren, diğer şirketin alt işveren olduğu sabittir. Asıl işveren 4857 sayılı İş Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süre ücret alacağından alt işverenle birlikte sorumlu olduğundan, iş sözleşmesi ilişkisi bulunmayan Belediye Başkanlığı hakkında feshin geçersizliği ve işe iade hükmü kurulması hatalıdır.

Diğer taraftan, davalı alt işveren şirket, yönetim hakkı kapsamında mesaiye uyulması ve devamsızlık yapılmaması için yönerge hazırlamış ve bu yönergenin işçilere tebliğ etmek istemiştir. Ancak davacı bu yönergeyi tebliğden imtina ederek, imzalamamıştır. İşveren iş yerinde uyulması gereken kuralları, yönetim hakkı kapsamında belirleme yetkisine sahiptir. İşçi iş şartlarında esaslı değişiklik olmadığı sürece bu düzenlemelere uymak zorundadır. Devamsızlık yapılmaması ve mesaiye uyulması yönünde yayınlanan ve diğer işçiler tarafından imzalanan yönergenin, davacı tarafından imzalanmaması, işverenin yönetim hakkı kapsamında aldığı karara uymama davranışıdır. Davacının bu davranışı işyerinde olumsuzluklara yol açmış ve iş ilişkisinin sürdürülmesi işveren açısından beklenilmez bir hal almıştır. İş sözleşmesinin feshi, davacının davranışlarından kaynaklanan geçerli nedene dayandığından davanın reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.

4857 sayılı İş Kanunun 20/3.maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarda açıklanan gerekçe ile;

1.Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davanın REDDİNE,

3. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

4. Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 30YTL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,

5. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 450-YTL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,

6. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, kesin olarak, 08.10.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.